Bir ömür ağrıma gitse de dünyadan oluşmuş harfler
Yarım dalgın ve kusurlu geldim ben buraya
Günde beş defa hiçbir şey yapmamaktansa
Kalıp sana baktım
Kalıp sana bakmak oldu dünya
Baharatları tek tek
Zamanın bizi nasıl terlettiğini tane tane
Dünyaya inanmış bir yüzü üzgün üzgün anlattım sana
Dedim belki de bir yere üzgün üzgün bakmaktır dünya
***
Yalvarırım bizi dünyaya bulaştırma
***
Dedim belki de bir yutkunma yeriydi hayat
O avlu, o dam, o çocukluk
Dedim belki de bir yutkunma yeriydi dünya
***
Bu kesmediğim şeyleri uzatıyorum sanmanızdaki uzun kusur
Bu kalbinizin kenarındaki yavaşlık
Cümlelerimi yarım
Beni duman eden her neyse onun adına
Bu nasıl mümkün ki
Önce gözlerimden başladım ben konuşmaya
Akşamını gördüm dünyanın
Merak kuşku ve bekleme yerlerini
Hayatın beni tahtaya çıkardığı bir sabah
Kırıldı dünya soğuktur diye yazdığım o kalem, o ayna
Gördüm
Nereye gitsem ben dik, gölgem kamburdu bu dünyada
Elim ayağım
Sen gittin yağmurun sürdü sonra
***
Hayat hep tuhaf bir yapışkanlıkla kaldı boynumda
Dedim kırk sesle yıkansam da gitmez kalbimden sesin
Ben dik, gölgem kambur, bu leke başka.