Örneğin Hakka suresinde 40.' ncı ayetinde kur' an' ın... çok şerefli bir elçinin sözü" olduğu yazılıdır. Tekvin suresi' nin 19 ve 20. ayetlerinde de Kur' an' ın" Tanrı katında itibarlı bir elçinin getirdiği söz" olduğu bildiriliyor. Biraz ilerde göreceğiz ki, bu ayetlerde geçen "elçi" sözcüğünün, "Cebrail" için mi, yoksa "Muhammed" için mi kullanıldığı belli değil. Yine bunun gibi enfal suresinin 65.ayetinde, Müslümanların yirmi kişinin, savaşta iki yüz kafire galip geleceği (yani bir müslümanın on kafiri haklayacağı) yazılıdır. Onu izleyen ayette ise, müslümanlardan yüz kişinin iki yüz kafire galip gelecekleri (yani bir müslümanın iki kafiri haklayacağı) belirtiliyor. Hani sanki Tanrı, müslüman kullarının gücü konusunda karasız yada fikir değiştirmiş gibidir. Zira bir ayette yirmi müslümanın iki yüz kafiri tepeleyebileceğini söylerken, diğer bir ayette yüz müslümanın iki yüz kafiri haklayabileceğini söylemektedir. Bu iki Ayet arasında çelişki olduğu için, her ikisi de müteşabih sayılıyor. Kimi yorumculara göre 65.ayet, daha sonraki 66. Ayetle ortadan kaldırılmıştır. Kimi yorumculara göre ise de Tanrı, müslümanların zayıf oldukları dönemler için 65.ayeti, güçlendikten sonra da 66. Ayeti koymayı düşünmüştür. Bu nedenle 65.ayet kaldırılmamıştır, geçerlidir. Görülüyor ki, 65. Ayetin geçerli olup olmadığı belli değil. Hiç değilse tartışmalı. Çünkü ikisi de müteşabih nitelikli ayetler sayılıyor.
Sayfa 64Kitabı okudu
·
11 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.