Gönderi

Nitekim her peygamber kendi kavminde yaygınlaşmış hayati sorunlarla meşgul olmuştur. Örneğin Lût (aleyhisselâm), kavmindeki eşcinsellik sorununa çözüm bulmaya çalışmış, Hûd (aleyhisselâm) ise kavminin dünyaya kazık çakma yönündeki temayülleriyle savaşmış, Şuayb (aleyhisselâm) kavmini ölçü ve tartıda adil olmaya çağırmıştır. Yani Şuayb (aleyhisselâm) eşcinsellikle mücadeleye hayatını adamadığı gibi Lût (aleyhisselam) da ölçü ve tartıdaki hilelerle uğraşmamıştır. Tabi ki bu meseleler sorun teşkil etmediğinden dolayı değil, sadece o zamanın yaygın sorunları olmadığı için böyle bir metot takip etmişlerdir. Ayrıca peygamberler her kavimdeki temel yanlış olan Allah Teâlâ ya şirk koşma sorunu ile de ilgilenmişlerdir. İşte bu, ıslah yolunda temel yapıtaşı sayılacak metodolojik bir esastır. Mezkûr esası şu cümleyle formüle edebiliriz: "Küçük sorunlarla meşgul olmak her ne kadar iyi bir şey olsa da büyük sorunların yadsınmasına sebebiyet vermemelidir." Söz konusu meseleler genellikle "öncelikler fikhı", "davet fikhı" tarzı başlıklar altında incelenmektedir.
·
4 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.