Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

207 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
bir yazar diyordu ki" televizyonlu odadan televizyonsuz odaya geçmek Hicrettir" Bu alet kapitalizmin kendi hükmünü yüretmesi için icat ettiği aletlerden biri. bir iletişim aleti gibi gözüküyor Evet bu doğru ama yüzde 10 bir eğlence aleti bir yazarın ifade ettiği ile öldüren eğlence" İcat mucidi anlatır, anlatmaz mı? anlatır. Hayatımıza girmiş ama fayda mı veriyor zarar mı veriyor sorusuna cevaben zarar veriyor dememize rağmen afyon etkisi yapıp bizi hipnotize eden bir teknik alet. Kimilerine göre sihirli kutu,Kimilerine göre şeytan. İlk çıktığında Amerikalı ünlü birinin ' kimse kimsenin özel hayatına bakmak istemez pek tutmayacak' demesi.... Ne kadar güdük kalıyor. Televizyon ve sinemanın özellikle t.v karşısında hiç bir nesne madde ve mananın durmaması yani anladık biliyoruz ki avrupa bunu düşünmüyor. makineyi üretti ama artık makine insana hükmeder durumda. T.v Onların kültürüne hizmet ediyor. Bu biraz fark edildi yalnız çok geç kalındı Doğu toplumunda ya tamamen yok sayılacak ya da.... Kültür farklılığı dejenerasyon yozlaşma kültürel emperyalizmi Bunların hepsi televizyonla birlikte bize aileye topluma sosyal hayata kişiye hücum etti. Suyun önüne çıkan Çalı çırpıdan farkımız olmadı buna rağmen direniyoruz. Metropol de şehirde olanların hepsi aynı anda Köyde de izlenildi takip edildi moda diye taklit edildi. Mahremiyet yok oldu Işte özellikle Türkiye de bir işe gitmişler hani örf adet gelenek, diyerekten bir işe koyulmuşlar ve ve güya bunlara önem veren bunlara dikkate alan milli muhafazakar kanallar açılmış..(!) Ama emin olun araştırdığınız daha göreceksiniz ki ilk magazin programları bunlardan çıkma Spor magazin gibi programlar bunlardan çıkma aslında bunlar olumsuz şer kötü lükleri daha hızlı arttırmış yine baktığımızda bunlar ya kanalın formatını değiştirip haber kanalı yapmışlar ya da esnetip esnetip diğer Kartel kanalları gibi yapmışlardır yani anlayacağınız sekülerizmin ve dünyevileşmenin önüne geçilmiyor ya değişeceksin ya bırakacaksın. Işte bu Anadolu Yakası'nın patronu olan Muzo bu Nehir'in önüne atlamış bir kurt hani ne kadar kurtarırsam o kadar iyi diyen biri. Mustafa kutlu nun diğer eserlerine göre daha bir zevkle okudum bunu. Söyleşi tarzında bir Anadolu köylüsünün üniversite okumak için geldiği istanbulda nasıl o ışıl ışıl t.v ve sinema dünyasına katıldığını anlatır, Biraz bana milli sinemayı hatırlattı hani yücel çakmaklı gibi.. Muzo isimli Kahramanımız nevi şahsına münhasır bir kişi. Okuyun derim televizyon ve arkasında nasıl ne dönüyor programlar nasıl yapılıyor nasıl Kâr ediliyor nasıl zarar ediliyor neden bu kadar çekici anlaşılıyor:)))
Anadolu Yakası
Anadolu YakasıMustafa Kutlu · Dergah Yayınları · 2000695 okunma
··
143 görüntüleme
Elif Ng okurunun profil resmi
Okurken düşündüm de çoğu konu da gerçeklere değinmiş siniz. TV işlemeyen biri olarak 15 temmuz daki olayı bir mesajla öğrendim. Dozunda ve seçici olarak seyretmek gerektiğini düşünmeye başladım.
Mathmazel okurunun profil resmi
Kesinlikle haber dahi izlememeli. Bazen film mi izlesek :))
mukavvadan adam okurunun profil resmi
Makuldür :)) piano Piano bacaksız olabilir :))
Eylül Türk okurunun profil resmi
Bu eserde Mustafa Kutlu bambaşka bir tür denemiş, bence ziyadesiyle üstesinden gelmiştir. Muzo Gönül diyaloglarıyla 80'lerden sonra, esir olunan "hız ve haz" kavramlarıyla, yaşanan yozlaşmayı gözler önüne sermiş, öze dönmenin çağrısını yapmıştır. Biliyor musunuz bilmiyorum, Muzo'nun gazeteciye okuması için verdiği yazı, Gökhan Özcan'ın, Yeni Şafak'ta neşredilen köşe yazılarından biridir ve bence nefis tespitler içerir. Tahliliniz çok keyifliydi, yüreğiniz vaolsun.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.