“Atatürk imzası,” diye fısıldadım.
“Hım?” Bana merakla bakınca gülümsedim.
“Başkomutanımızın imzası,” dedim “Büyük liderimizin.”
“Başkomutanınız mı vardı?”
“Evet,” diye fısıldadım. “Eğer şu an başımızda o olsaydı, emin ol savaşı başlamadan kazanmış olurduk.”
“Ona çok güveniyor olmalısın.”
“Ona tüm dünya güveniyor.” Gözlerimi ellerime indirdim “Senin tanımanı çok isterdim.”
“Merak ettim. Senin gibi ben de onu görmek isterdim.”
“Ben onu yalnızca fotoğraflardan biliyorum,” diye mırıldandığımda bana garip garip baktı. “O ben daha bu dünyada değilken sonsuzluğa ulaşmış. Bedenen yanımızdan ayrılsa da hep bizimle, biliyoruz. Düşüncelerimizde ve kabimizde yaşıyor.”
“Yıllar önce kaybettiğiniz bir adamı hala böyle derinden bir sevgiyle anıyorsanız, o adam her şeyi başarmış demektir…”