Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Şeytan sana fısıldamış herhalde... Mübarek ol­sun... Ben bu işe daha fazla dayanamayacağım... Bir nihayet vermek lazım... Bu sabah kararımı verdim. Kasada epeyce para var, bir miktarını, daha doğrusu yüklenebildiğim kadarını alıp eve çoluk çocuğun nafakası olarak bırakacak, ondan sonra da başımı alıp gidecektim. Şeytan nereye çağırırsa oraya... Bu dün­yada başta türlü olmak neye yarar? Dünyayı bizim kayınbira­der gibi adamlar istila etmiş... Benim gibi bir acizin debelenme­si fayda verir mi? Beş çocukla bir karıyı süründürmeye ne hak­kım var... Sen şimdi bu sözlerinle benim kararımı takviye et­lin... Sana teşekkür borçluyum evlat... Bana dünyanın hakika­ten şuralına lükürülmeye bile değmez olduğunu ve bu dünya­da suratına tükürülmeyecek bir tek, ama bir tek insan bile bu­lunmadığını sağlam bir şekilde ispat ettin. Böyle biri mevcut ol­sa o sen olurdun ve şimdi buraya gelinceye kadar içimde bir şüphe vardı. Şu kâinatta belki bir de iyi taraf vardır, fakat gör­mek bize nasip olmuyor diyor ve seni düşünüyordum. Bir da­ha teşekkür ederim. Beni boş hayallerle avunmaktan, yaptığı­ma pişman olmaktan kurtardın. Ben de kendimi, adam tanır bir şey zannederdim. Senin suratına bakınca melanet dolu ruhunu göreceğime yüreği çarpan bir insan görüyordum.
Sayfa 195 - Hüsamettin EfendiKitabı okudu
·
11 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.