Uyandığında gün ağarıyordu. Başmelek birden görevini hatırladı. -Toz, küller, hiçlik, diye uyardı onu sorumluluğun akşamdan kalma olduğu için çatlak çıkan sesi.
Montón kaçmamıştı, sallanan sandalyesinde sakince salınıyordu:
-Eğer beni götürmek istiyorsanız, beni çözmeniz gerekecek. Ve iki parmağının arasında, bir kadının ne saçından ne de koltuk