Ve bu ne belli, ne belirsiz, bazen büyük bir korkuyla ira de yorgunu bir kendini teslimden, bazen korkutucu bir karşı gelme çabasıyla kalp kuvvetinden oluşan bir savaş oldu. Şid detle denize atılıp tabakaları yarmak için düştüğü yeri geli şigüzel yırtan bir taş düşüşü gibi elde olmaksızın derinleşen bir kabulle giderken birden bir isyan, bir direnç, bir inkar ar zusu hasıl oluyordu; fakat o taş düşmekten geri kalmıyordu, bütün engelleri zorla ve azimle yırtarak adeta bir ihtirasla iniyor, kalbine kadar iniyordu.