Kâğıtta son derece güzel bir italik yazıyla yazılmış, hayatında okuduğu en yavan şiir duruyordu:
Değersiz bir halkayım ben,
Hayatın yorgun zincirinde,
Kutsal sözler söyledim,
Ah, boşuna söyledin deme!
Ay ışığında yalnızken gözyaşları,
Gidene ve sevilene döktüğü
gözyaşları parlayan genç kız
Mırıldanacak mı–
diye durmaksızın yazdı,
….
Kalemini tekrar mürekkebe batırıp devam etti:
O kadar değişmişti ki,
Gökyüzünü pembeye boyayan akşam bulutu gibi
Bir zamanlar yanaklarını örten
O yumuşak karanfil bulut solup gitmişti,
Bölünerek göz alıcı, parlak kırmızılarla,
mezar meşaleleriyle