Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Zaten eskisi gibi muamelât ilimlerine sahip adam da yani o nefs aldatması ile şeytan kaydırmasını anında sezen adamlar da kalmamış. Şeytan da gerçi kendine rıza göstermeye bu kadar razı, bu kadar kandırmanın kandırma sayılamayacağı insanlara artık belki de pek yanaşmazmış. Nerde ırz ehli pâkdâmen bir kadını kandırıp tığlatmak, nerde bu zaten iki bacalı haspanın vekili olmak, nerde öyle gaybî bir adamı sektirip tõkezletmek, nerde zaten kendisine yol yordam arayanı emlakçı gibi koluna takıp gezdirmek, nerde bir hüdâperverde adamı burnu üstü sürümek ve onun gayri ömrünün yana yakıla edilen tövbelerini sefa ile dinlemek, nerde "Ben nasıl, kimden dünya işi öğreneceğim?" diye dört dönen, şeytanlık için bile fazla kirli adamı meslek sahibi etmek. Dünyanın tadı ve meşgalesi şeytan için dahi kalmamış. Şeytan boşlukta, mesleksiz, meşgalesiz kalmış. İlmini fazla yaymanın, incelikleri hesapsızca öğretmenin pişmanlığında şimdi sanatının hem de uydurukça yapıldığını seyreden eski bir çini ustası gibi el el üstünde oturmada, hâlâ arada yoklayanlarla eski saf zamanları anmadaymış.
Sayfa 126
·
5 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.