Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

gökyüzü parçasında önemli bir yer tutan şu beyaz buluta benzetiyorum kendimi Olric: esen rüzgâra göre biçim değiştiriyorum. Hafif, beyaz ve yuvarlak bir Turgut’um ben. Pamuk gibiyim: köşelerimi kaybediyorum yavaş yavaş. *Birbirlerine can sıkıntısı yüzünden kötülük etmeye çalışırlar; benzemediklerinden değil. Bizim gibi basit insanların zor anlayacağı soyut kavramlar üzerinde tartışırlar önce, Olric. *Hükümet Konağı eski bir bina Olric. Çünkü kapısı ortada. Bayındırlık Müdürlüğü gibi yeni bir bina olsaydı kapısı yandan olurdu. En yeni binalardaysa kapının nerede olduğu belli değildir Olric. Henüz kasabalara böyle yenilikler girmiyor. İnsan ruhunu sıkan simetriden kurtulmak için yalnız, kapı yana alınıyor. Şimdilik tahsisat bu kadar. Bu yan kapılara da güvenilmez. Vatandaşa onları da kaparlar. Vatandaş hangi kapıdan mı girer Olric? İlk bakışta zor anlarsın onu sen. Vatandaş olmadan o kapıyı bulmak güçtür. Meydandaki banklardan birine oturdu. Sırtımızı bir banka dayadık, yüzümüzü güneşe verdik, eshabı mesalihin memurların karşısında ter döktüğü bir günün bu saatinde dalga geçiyoruz. Biz de geçtik o yollardan Olric. Kefaretimizi ödedik. Şimdi düşünüyorum da... diye başlayan sözler vardır ya: işte ondan. İnsan gerçekten anlayamıyor; anlatabiliyor ancak.
Sayfa 586Kitabı okudu
·
17 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.