Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Kadınlar şiirlerle dolu aşklar hayal ederler, evet, yüzde bilmem ne kadar, her halde çoğunluğu oluşturacak kadın beyinlerinin içinde böyle açık lâcivert bir gökyüzünün üstünde altın gülüşlerle sevda rüyaları vardır; fakat bu rüya işte yalnız oraya, o mini mini beyinlerin bulutlarına özgüdür. Hayatta, aşk hayatında, kadınlara şiirden bahsederseniz ne yaparlar, bilir misiniz? Gülerler ve içlerinden, hatta belki açıktan açığa «Ahmak!» derler... Şiir? Lâkin azizim, bu senin dediğin şey on beş yaşında pek iyidir. O zaman ağaçlarının arkasından parça parça güneşler akan sık ormanlarda gezintiler düşünülür, mehtap gecelerinde sandalın kürekleri bırakılarak denizin ezgileriyle gökyüzünün çiçekleri arasında sonsuzluk kadar uzayacak kendinden geçmeler hayal olunur...Fakat aşk, asıl aşk, gerçek hayatta aşk, bunların hiç biri değildir. Bunlar kadınları bir müddet belki aldatır, bir kere, iki kere, nihayet üç kere, bu rüyalarla eğlenirler ama dördüncüsünde asla...Bütün o şiirine asılıp kalan kadınlar, sonunda onu bulamıyarak, çünkü o mümkün değil bulunamaz, bulamamak hüsranını ve hatta ihtimal bir gün bulmak ümidini saklamakla beraber aşkta asıl bulunan şeyi ararlar: Gerçek...Evet, bütün maddiliğiyle, o şiirlerden, hülyalardan, çiçeklerden soyutlanmış gerçek!. .
·
69 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.