Geçen hafta Nevin'le odun taşıyorduk yine. Sordum ona, "Senin de yüreğin çarpıyor mu?" diye. Çarpıyormuş. Herkesinki çarparmış. Ama kimininki aydınlık olurmuş, kimininki karanlık. Dışardan hangisinin karanlık, hangisinin aydınlık olduğu nasıl anlaşılır İnci?
Nevin'e sordum: "Dünyanın en zor işidir onu birbirinden ayırmak," dedi. "Dünyanın en zor işi nedir?" diye Zahide Ana'ya sordum. Islak odunla kâğıtsız soba yakmakmış. Nevin'in dediği, ıslak odunla soba yakmaktan bile daha mı zor?