Bir ilişki yaşamak,bir aşk macerasına atılmak değil,kadınlarla yaşayacağı en ufak bir temasın bile özlemini duyuyordu.Karşılaşmayı umduğu o tüm o bilinmez ve mucizevi şeyler kadınlarla alakalı ve tüm sırların bekçisi kadınlar değil miydi;cazibeli ve baştan çıkarıcı,hem arzulu hem arzulanan?Sokaklarda rastladığı kadınlara daha çok dikkat ediyordu artık.Genç ve güzel olan gözlerinde,kimbilir neler anlatan bir ışıltıyla gezen ne çok kadın vardı.Sessiz bir dansa eşlik edercesine yaylanarak yürüyen,her biri birer kraliçe gibi mağrur duruşlarıyla etrafta göz gezdiren,faytonları içinde kösnül bir havayla oturmuş,dışarıda kendilerine hayranlıkla bakan güruhu göz ucuyla süzen bu kadınlar kimlere aitti?Onlar da özlem duymuyor muydu ve bu büyük kentin binlerce kapalı kapısı ve korkuyla perdeleri çekilmiş ama ihtirasla camları açılmış pencereleri ardında,tıpkı kendi yaşadığına benzer bir arzu duyan ve açık kollarla kendisine uzanmak isteyen kadınlar yok muydu?Kendisi de onlar gibi genç değil miydi ve herkesin kalıbına aynı özlem dökülmemiş miydi?
Sayfa 37
·
5 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.