Gönderi

Açlıktan ve haksızlıktan azar azar ölmektense, tüm işçi mahallesinin toptan ölmesi çok daha iyiydi. Doğru dürüst özümleyemeden okuduğu kitaplar aklına geliyor, düşmanı durdurabilemek için kentleri kendi elleriyle ateşe veren haklardan, sırf köle olmasınlar diye çocuklarının yere çalıp beynini dağıtan analardan, zorbaların ekmeğini yemektense açlıktan ölmeyi yeğleyen insanlardan söz eden öyküleri anımsıyordu. Bu onu coşturuyor, umutsuz karamsarlığı içinden kıpkırmızı bir neşe fışkırıyor, tüm kuşkusu siliniyor, o bir saatlik yüreksizliğinden utanç duyuyordu. Yeniden uyanan inancın ateşiyle direnişin güçlendiğini hissediyor; önder olmanın, sözünün özveriyle dinlendiğini görmenin zevkini tadıyor, zafer akşamı gücünün doruğa varacağını görmenin düşünü kuruyor ve bu onu daha da yüceltiyordu. Daha şimdiden yalın büyün bir gösterisi canlanıyordu gözlerinin önünde: Iktidarı ele geçirdikleri zaman başa geçmeyi reddediyor, tüm yönetim yetkisini halkın ellerine bırakıyordu.
·
41 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.