Gönderi

İyot Kokusu ve Deniz
Akşamüstü garip bir hınçla üzerime çöktü yalnızlığım, dışarı çıktım ayaklarımda demir gibi ağır bir yoğunlukla, ufka doğru yürümeye başladım. Öyle sıradan, öyle sade ve sakin. Adımladım sahili boylu boyunca, karşımdan gelen çocuklara gülümsedim. En iyi zamanlarımı hatırladım. Hüzünle sevinci birbirinin ardı sıra yaşadım, hangisi önceydi hatırlamıyorum. Karmaşa ve hiçlik vardı kafamın içinde, hem sakin hem hırçın bir haldi ruhumda ki. İkilikler içerisinde ve tutarsızdım, belki de mutsuz.. Karamsırlıklarımı aydınlatmak isterken, ışığın dozunu ayarlayamıyor, ışığın içerisinde gözlerimi kapamak zorunda kalıyor, kendimi yine karanlıkla iç içe buluyordum .. Ellerimi cebimden çıkardım sonra, ellerimle biryerlere tutunmak istedim, boşluğunu tüm bedenimde duyduğum havanın içerisinde düşüyor gibiydim. Tutunmak istiyordum, boşluk ağır ve yorucuydu. Ayaklarım bir yerlere kayıyordu, ayaklarım yorgundu.. Bu yorgunluğumu bu boşluğun ortasında unutturan yalnızca denizin meltemiyle taşınıp burnuma değip genzime dolan iyot kokusuydu.. Harun Küsmüş
·
1 artı 1'leme
·
709 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.