Gönderi

Ahmed Arif Ankara’da tutuklanır. İstanbul’da yargıç karşısına çıkarılacaktır. Ankara’dan iki komiser ve dört polis nezaretinde yola çıkarlar. Trenle gitmektedirler. Kompartımanda bir teyze ile bir amca vardır. O teyze fısıltıyla bana sorar: “Oğlum nedir halin?” Şimdi cevap olarak ne diyecektir? Siyasi dese olmaz, üniversite öğrencisi, o da olmaz... Eylemci dese, sosyalistim dese... “O kadıncağıza bunlar ne ifade edecek?” diye düşünür. Birden “Sevdadır bu teyze” deyiverir. Birden aydınlanır kadıncağızın yüzü.. Ahmed Arif’i kucaklayıp öpmek ister. Sonrasını Ahmed Arif şöyle anlatacaktır: “Bir sevgili, bir anne gibiydi. Ömrümce böyle bir anneye, bir ablaya hasret kaldım. Çıkınını açtı, para vermek istedi bana. Almadım. Cebimde de beş liram var. Keşke alsaydım, ama çok utandım. O da garip...
·
43 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.