Gönderi

Anzavur Ayaklanması
Öte taraftan boğazların doğusunda yaşayan halk arasındaki menfaat ve zihniyet ayrılıkları sebebiyle, İngilizlerin yapmış oldukları istiklal propagandası; Biga'dan Bolu'ya kadar uzanan dar bir şerit etrafında ve çeşitli adlar altında toplanmış olan bu insanlar arasında çabucak filizlendi ve Türk milli hareketini arkadan vurmak şeklinde
Sayfa 147
·
39 görüntüleme
Hakkıcan okurunun profil resmi
Bu harekette birinci derecede ilgilenmesi gereken 14. Kolordu komutanının, cepheyi teftiş etmek üzere bu tarihte, Salihli'de bulunması idi. Anlaşıldığına göne o hâlâ, Anzavur meselesine gerekli önemi verememiş bulunuyordu. Fakat kolordu komutanının bu tutumundan çok sinirlenen Harbiye Nazırı Cemal Paşa, 16 Kasım'da yolladığı bir şifre ile "Ahmet Anzavur meselesinin kesb-i ehemmiyet eylediği bir zamanda Salihli'de bulunmaksızın münasip değildir" demek suretiyle kolordu komutanını kınadı ve "Cepheden daha çok ehemmiyetli olan bu anarşinin behemehål bastırılmasını" emretti. Esasen yanılmış olduğunu anlayan kolordu komutanı da aynı tarihte Anzavur hareketinin, "Hükümet-i hâzıranın iç ve dış siyasetine" uymadığını, bu hareketin milli kuvvetleri dağıtmaya yönelmiş bir hareket olduğunu Harbiye Nezaretine bildirmişi ve ona göre tedbirler almaya girişmişti. Onun için, 16 Kasım'da, Bursa'daki 56. Tümen Komutanlığına, Kirmastı ve Bandırma'daki birliklerin 61. Tümen emrine verildiğini, bu sebeple de adı geçen birliklere "Harekât-ı askeriye hakkında" herhangi bir tebligatta bulunulmamasını bildirdi. Öte taraftan 61. Tümen Komutanı Kâzım (Özalp) Bey, 16 Kasım 1919'da Demirkapı dolaylarında Anzavur'u sıkıştırdı ve bozguna uğrattı 19/20 Kasım'da Salihli'den Balıkesir'e getirtilen Çerkes Ethem ile 50 atlısı, asilere karşı harekete geçince Anzavur, büsbütün güç duruma düşmüş, 28 Kasım'da Ulubad'da yapılan çarpışmadan sonra ise kuvvetleri dağılmış, fakat kendisi yakalanamamıştı. -sayfa 149
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.