Her kim hırs ile dünya varlıklarına erdiyse
şüphesiz ki Tanrı ondan hoşnut olma
mıştır. Bu nefsi bir deve kuşu gibi farz et,
he yük taşır ne havada uçabilir. Uç dediğin
zaman deveyim der, yük vursan kuş olduğunu
söyler. Nasıl ki zakkum ağacının rengi
gönül çekici, fakat tadı acı, kokusu ağırdır.
Nefsi kulluk ödevine çağırırsan tembellik
eder. Fakat günah işlemeye gelince çevikleşir.
En iyisi bu yaramazı zindana atmak her ne
derse tersini yapmaktır. Onu kulluğa boyun
eğdirmek için açlık ve susuzluktan başka çare
yoktur. Deve gibi yola gel de yük taşı, kulluk
yükünü Tanrı kapısına çek. Deve kuşu gibi
yükten kaçan kişi hayat gülistanında ömrünün
yapraklarını döker, Ya bu kapının yükünü, canla başla çekmek
yahut yorgun köpek gibi dilini tutmak
gerek. Bu ağırlıkları taşımaktan boyun büken
bol bol nefret kazanır. Mademki önce emanet
yükünü çekmeye söz vermişsin, şimdi de bunu
taşımaktan üzülmeyesin. İlk günde fodulluk
göstermiştin, onu da cahillik yüzünden yaptın.
Ey oğul bir hareket göster. tembel olma,.
mademki vaktiyle evet dedin (söz verdin}
bedenini hareketsiz bırakma.