Gönderi

hangi çiçek, diğerini "sarı açtı" diye ayıplar? hangi kuş, "farklı ötünce" diğerine yasak koyar? derisinden, dilinden ötürü öldürülüyor insanlar. ah insanlar...her şeyi bulup kendini bulamayanlar...bazen yapayalnız hissediyorum kendimi șu dünyada, diğer zamanlarda ise biliyorum yapayalnız olduğumu. kalabalığa karışmak için hiçbir özellik gerekmez ama yalnız ve dik durmak için gerçekten çok şey gerekir. bir odanın kapısını kapatıp yalnız kalmak,her zaman hayatımın en güzel şeylerinden biri olmuştur. dışarıdan gamsız biri gibi gözüküp iç dünyamda duygusal biri olmak beni mahvetti. kişiden kişiye değişiyorum. çünkü kötü olan biri, benim iyi yüzümü görmeyi hak etmiyor. ve öyle yorgunum ki suratıma baktıklarında kendilerinden nefret ettiğimi anlıyorlar. bağışlayın, kafadan biraz, kontağım galiba. bağışlayın, ama biri ile konuşmam gerek...bağışlayın, ama bazen kendimi kalabalığın içinde buluyorum, pazarlarda, panayırlarda filan. demek istediğim...o gözler, burunlar, dirsekler, yürüyüşleri, konuşma biçimleri...bağışlayın, ama bu kartondan yapılmış gibi duran yüzlere baktığımda, kahkahaya benzemeyen kahkahaları duyduğumda kendimi sık sık cehennemin bağırsaklarındaymışım gibi hissediyorum. neden hep kötü ile daha kötü arasındaydı seçimlerimiz? nefret ettiğin insanla iyi geçinme çabasına siz medeniyet diyorsunuz, ben sahtekarlık diyorum. kelebeklerin ve arıların arzuladığı bir çiçek olmak varken, sinekleri cezbeden bir bok parçasıydım. hayvanlara aşığım. insanlarla problemlerim var, iyi değildi düşünmek, insan beynini durdurabilmeliydi. hangi çiçek diğerini sarı açtı diye ayıplar.
·
54 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.