Herkesin okuyup benim senelerce kitaplıkta beklettiğim kitabı nihayet ben de tecrübe ettim, iyi mi ettim kötü mü bilmiyorum ama katakterin beni sinir ettiği ve okurken gerim gerildiğim bir gerçek. Koleksiyoncu, yazarın ilk romanıymış ve birçok yayınevinden geri çevrilmiş, nihayet okuyucuyla buluştuğunda ise edebi çevrelerde infial yaratmış. Yazarın hikayeyi anlatma şekli, okuyucuya iki karakterin zihinlerine dair derin bilgiler veriyor. Romanın ilk bölümünde Ferdinand'ın (yoksa sen mi gerçek adını söylersin Caliban Anka?), ikinci bölümde ise mağdur Miranda'nın ağzından olayları okuyoruz. Psikolojik yönü ağır basan, özellikle koleksiyoncunun ağzından anlatılan bölümlerde onun psikopatik zihnini, Miranda'yı kaçırmadan önce, gelecekteki eylemlerinin ayrıntılarını iyice hazırlarken, deli olmadığına, Miranda'nın karısı olduğuna dair kafasında kurduğu tüm hayallerini ve hayali hikayelerinin normal olduğuna kendini inandırmaya çalımasını okurken yazarın kurguladığı karakterin özüne net şekilde inebiliyoruz. Diğer taraftan Miranda ise, zamanını hayat ve sanat hakkında düşünerek geçirirken, kendi ruhunu keşfetme yolunda ilerliyor. Keşke ruhunu bu şekilde keşfetmeseydi... Koleksiyoncu, 1960'larda İngiliz toplumunda var olan keskin sınıf farklılıklarını tasvir etmesi ile de önemli bir roman bence. Miranda üst sınıf bir geçmişe ve ayrıcalıklı bir eğitime sahipken, Clegg işçi sınıfından geliyor ve sosyal olarak dışlanmış bir kişilik. Roman, bu sınıf farklılıklarının ilişkilerini ve aralarındaki güç dinamiklerini nasıl etkilediğini de aktarıyor. Diğer dikkat çekmek istediğim konu ise romandaki psikolojik ve felsefi temalar, koleksiyoncu takıntının, kontrolün ve insanın güç arzusunun doğasını irdelerken özgürlüğün ve failliğin doğası ve başka bir insanı kontrol etme, ona sahip olma girişiminin sonuçları hakkında önemli soruları da soruyor. Okurken gerildiğim, üzüldüğüm, empati yaptığım çok yönlü bir okuma oldu. Ben mutluyum okuduğum için. Hala okumamış olanlar varsa (bence herkes okumuştur) tavsiye ediyorum. ..

KoleksiyoncuJohn Fowles · Ayrıntı Yayınları · 20248,5bin okunma

·

65 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ecem İspir