eskidimi bir şehir eğreltili
bakar çehrene mermer tuvalden
şamdan gözlerin esrik bir vakitle gelir
ansızın bir salavat geçer derinden
çiğe yangın düşlerin güney bekler
ne kadar bulutların serpilsede
sen hep heybetli şehir
yine öyle kal
surundan güvercin kalkar gibi
elif gibi bekle bizi
uçurumunu göğsümüze yine sal
bil ok gibi beklendiğini