Gönderi

304 syf.
8/10 puan verdi
·
24 saatte okudu
Onu asla iyileştiremem. Çünkü hastalığı benim.
Yazarın ilk romanı olan Koleksiyoncu, birçok yayınevinden geri çevrilse de yayımlandıktan sonra yankı uyandırmış başarılı bir psikolojik gerilim romanı. Kelebek koleksiyonculuğu yapan özgüvensiz, asosyal, saplantılı bir adam olan Frederick'in resim öğrencisi Miranda’ya olan karşılıksız aşkı yüzünden yaptıklarını konu ediniyor roman. Sevgiye aç bir insanın sevilmek uğruna yaptıklarını şaşırarak ve kızarak okuyorsunuz. Çocukluğundan beri baskı ve sevgisizlikle büyüyor koleksiyoncu. O yüzden sevgiye ulaşmak istiyor. Bilmediği, tanımadığı sevgiyi aşık olduğu Miranda’da öğrenmek istiyor. Başlangıçta maddi durumu iyi olmayan koleksiyoncu, bir bahis sonrasında yüklü miktarda para kazanıyor. Ve bu paranın bir kısmıyla da yaptığı bir plan dahilinde uzak bir yerde ev alıyor. Bu evin mahzenini özel olarak hazırlıyor ve Miranda’yı buraya hapsediyor. Burada Miranda’nın her isteğini yapıyor. Sevdiği, hoşlandığı şeyleri alarak onun kendisine aşık olacağını düşünüyor. Ancak Miranda’yı hiçbir şey mutlu etmiyor. Fred ne yaparsa yapsın ona acımaktan başka bir şey hissedemiyor Miranda. Çok sevdiği resim sanatına sarılarak kurtuluşunun çarelerini arıyor. Koleksiyoncu da onu bırakmamak için elinden geleni yapıyor. Kitapta aşk ve gerilim unsurları yoğun bir şekilde verilmiş. Yazarın kurgusu çok başarılı. Kitapta iki karekterin de yaşadıklarını bizzat onların ağzından öğreniyoruz. Önce saplantılı aşık Frederick’in gözünden olaylara şahit oluyorsunuz; ardından kaçırılan, tutsaklığa mahkum edilen Miranda’nın yaşadıklarını ondan öğreniyorsunuz. Miranda’nın çaresizliğine, korkusuna şahit olup üzülürken Frederick’e kızmaktan kendinizi alamıyorsunuz. Miranda’nın kurtulup kurtulamayacağını öğrenebilmek için kitabı elinizden bırakamayacaksınız. Sonunda inanmıyorum yine mi diyeceksiniz. Farklı dünyalardan gelen, farklı bakış açılarına sahip iki insanın bir süre mecburi bir arada yaşayışıyla yazar o dönemdeki sınıfsal farklılıklara, yaşam tarzına, sanat anlayışına da dikkat çekmiş. Aşk, saplantı, çaresizlik, sanat, sınıfsal farklılıklar gibi bir sürü konuya değinmiş kitap. Psikolojik gerilim türünü seven okuyuculara şiddetle tavsiye ederim. İyi okumalar.
Koleksiyoncu
KoleksiyoncuJohn Fowles · Ayrıntı Yayınları · 20248,5bin okunma
·
56 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.