İsrail'i koruyan Amerika'dan korku, Allah korkusunun önüne geçti.
وَلِيَعْلَمَ الَّذ۪ينَ نَافَقُواۚ وَق۪يلَ لَهُمْ تَعَالَوْا قَاتِلُوا ف۪ي سَب۪يلِ اللّٰهِ اَوِ ادْفَعُواۜ قَالُوا لَوْ نَعْلَمُ قِتَالًا لَاتَّبَعْنَاكُمْۜ هُمْ لِلْكُفْرِ يَوْمَئِذٍ اَقْرَبُ مِنْهُمْ لِلْا۪يمَانِۚ يَقُولُونَ بِاَفْوَاهِهِمْ مَا لَيْسَ ف۪ي قُلُوبِهِمْۜ وَاللّٰهُ اَعْلَمُ بِمَا يَكْتُمُونَۚ
(Bir diğer gayesi ise) münafık olan kimseleri açığa çıkarmaktır. Onlara: “Gelin! Allah yolunda savaşın yahut müdafa yapın.” denildiğinde dediler ki: “Şayet savaşmayı biliyor olsaydık size tabi olur (sizinle beraber savaşa çıkardık).” (Bu sözü söyledikleri) o gün, imandan daha çok küfre yakındılar. Ağızlarıyla kalplerinde olmayanı (inanmadıkları şeyi) söylüyorlar. Allah, onların gizlediklerini en iyi bilendir.
(3/Âl-i İmran, 167)