Osman, Tıp Fakültesinden mezun olduktan sonra atamasını beklediği dönemde boş durmamak için köyünü ziyarete gidiyor. Köyde olan bazı problemleri görüp buna açıklık getiriyor. Köyde olanlar maalesef ki onu hor görüyor. Atama dönemi geldiğinde kendini geliştirmek amaçlı güzel bir yere atanacağını düşünürken hastanın dahi olmadığı bir köye atanıyor. Sevdiği ise Ankara'da uzman birinin yanında görev yapıyor. Bir toplumu cehalet öldürür derler ya, buna çok katılıyorum. Asılsız her söz, söylenen her yalana itibar eden bir topluluktan oluşuyor maalesef ki bu köy. Oradaki insanların düşüncesini okudukça göz devirmekten kendimi alamadım. Fazla mı saflar yoksa saf ayağına mı yattılar anlam veremedim açıkçası. Osman doktor kendini geliştirememekten korkarken bir şey oluyor, nükler santral patlaması ile tehlikeli durumun haberi etrafa yayılıyor. Bazıları bu duruma inanırken Bazıları inkar ediyor. Osman doktor, imam ve öğretmen etraftaki insanlara durumun kötülüğünü anlatmaya çabalarken arada oluşan çürük zihniyetliler yüzünden insanlar tam itibat edemiyor. Gazetelerde asılsız haberler yapılırken ortalık iyice karışıyor. Yanlış anlaşılmalar yüzünden imam kendini odasına kapatıp hanımına eve gelenlere evde olmadığımı söylemesini istiyor. Ancak gelenler olayı o kadar farklı lanse ediyorlar olay pire iken deve oluyor. Devamında ise olaylar tuhaflaşmaya devam ediyor. Açıkçası akıcı bir eserdi. Hatta günümüzdeki insanların zihniyetinden bolca parçalar bulabildiğim için bana baya yakın hissetiren bir kitap oldu. Kesinlikle bazı kesimlere zorla okutmak istediğim kitaplardan biri olabilir.

Karşıyaka ÇernobilMemet Çerkez · İkinci Adam Yayınları · 20248 okunma

·

60 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Kübra Nur