Ben ne papatyaları seviyorum ne nergisi...
Kandırıyorum bazen kendimi sevmiş gibi kokluyorum
İçime çekiyorum kokusunu sonra bana kışı hatırlatıyor
Hani babaannem kuruturdu ya dağ kekiğiyle birlikte papatya
Hah ondan işte!
Bilir misin neden kışı hatırlatır bana?
Ahhhh! Benimki de lafügüzaf!
Sormadın ki hiç "Nasıl iyileştirdin yarım kalan yüreğini"
Offfff! Sorma da zaten pek de iyileştiği söylenemez
Hiç bir şey yapmadan zaman öldürüyorum bugünlerde
Annem de kızmıyor artık o da umudu kesti benden
Bazen ben bile nefret ediyorum kendimden!
Geri kalanlar niye sevsin ki beni zaten?
Sana göre de fazlalık değil miydim bu dünyada?
Hatta bu dünyaya ait bile değilim belki
Başka gezegenlerde gezen bir gezgin gibiyim mesela,
Ne zaman, nerde, nasıl bilmeden atıyorum kendimi bilinmezlik çukuruna...
Hep bir hevesle atıyorum kendimi ama
Papatyayla nergis kadar güzel değilmiş diyorum kendi kendime
Sonrasında vuruyorum kendimi Ankara'nın meşhur yokuşlarına
Diyorum ki "Ben ne ara geldim yine bitmek bilmeyen senli davamın duruşuna?"
Hatırlar mısın? Bilmem kaçıncı bu sefer her şey bitti nidalarımızı?
Şimdi de "Bu sefer son unutacağım!
Son kez senin için ağlamalarım!"
Diyorum, diyorum ama...
Bir bakmışım saçma sapan bir an da bile sen varsın
Evet evet ordasın ve yine pis pis sırıtıyorsun kırmızı yanaklarınla
Ne yapacağımı bilmiyorum ve hepten sarpa sarıyorum
Birisi isminin baş harfini söylese devamını yekten söylüyorum
Biliyorum sen ve ben papatya ve nergis gibiyiz
İkisi de ayrı ayrı güzel
Zaten dedim ya ben papatya ve nergisi hiç sevmiyorum!
Hem de hiç...