Gönderi

126 syf.
8/10 puan verdi
Ne tuhaf ne tuhaf hala 100 yıl önceki konuları yaşıyoruz.... Şimdi bizde Fransızca bilen hanımların da bulunduğu bir gerçek. Ancak onların birçoğu, özel öğretmenler aracılığıyla sırf alafranga usulde eğitim görmüş, Fransızcayı da bilgisini artırmak için değil, tam alafranga olmak amacıyla öğrenmişlerdir. Bu gibiler dinin hükümlerinden habersiz oldukları gibi milli geleneklerini de terk etmiş halde; tamamıyla alafranga yaşamaktadırlar. Dolayısıyla bunlar ile görüşmek Beyoğlu’ndaki Frenk aileleriyle konuşmak gibi olacağından kendilerinden hiçbir şey öğrenilemez. Bu taklitçi aileler, terk etmiş oldukları İslami yaşayış tarzlarına dair kendilerinden bilgi almak isteyenlere yüce İslam dininin istikamet ve safiyetini -o yolda malumatları olmadığından- beyan edememektedirler. Bununla kalmayarak tesettür hususunda hiddetlerinin şiddetinden ağızlarına geleni söyleyip sonradan âdet edilen milli gelenekleri de sanki şer’î hükümlermiş gibi bilmedikleri şeyler hakkında konuşarak, şereflenip aydınlandığımız temiz dinimiz için bazı yabancıların isnat ve iftiralarına sebep oluyorlar.
Osmanlı'da Kadın
Osmanlı'da KadınFatma Aliye Hanım · Ekim Yayınları · 201770 okunma
·
38 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.