Gönderi

Yaşam ve ölüm arasındaki ince çizgi
Bugün çok garip bir rüya gördüm Uzun boylu siyah saçlı bir kadın kitabını okuyup uykuya dalıyordu (kitap Albert Camus’un bir kitabıydı diye anımsıyorum) uykuya dalınca kendini birden bir bilgisayar oyununun içinde buluyordu, oyun olduğunu kimse söylemedi ama ben öyle anımsıyorum. Sağda ve solda yol orta kısımda ise bir nehir ve nehirin üstünde yolları birbirine bağlayan küçük bir köprü vardı. Bu oyunda tek bir amaç vardı, talimatları yerine getirip oyundan kurtulmak. Yukarıdan bir ses, doğru aracı bul, bin ve oyundan çık diye talimat verdi. Uzun boylu kadın yolun bir sağ tarafına bir sol tarafına koşturup geçen bütün araçlara binmeye çalışıyordu ama her seferinde onu araçtan atıyorlardı, kapana kısılmış ve oyundan çıkamıyordu hatta bazen arabaya bindiğinde ortaya jump scare dediğimiz olay çıkıyordu ve korku seviyesi iki katına çıkıyordu. Çaresizce uzun bir süre tüm araçlara binmeye çalışıyor ve araçlardan atılıyordu en son bu durumdan sıkıldı ve ölmek bu oyunda kapana kısılmaktan daha iyidir diyip aklına bir fikir geldi, köprünün üstüne çıkıp aşağıdaki nehire atlayacak ve intihar edecekti. Tedirgin bir şekilde çıktı köprünün üstüne, tüm cesaretini topladı ve atladı nehire, tam atladığı sırada altından bir sandal geçiyordu birden sandalın üstüne düştü. İşte tam orada oyun bitti, bulması gereken araç sandalmış. Ölüme gittiğini düşünürken aslında oyundan kurtuldu. Hayata döndü. Kıssadan hisse, ‘intihar kurtulmaktır’ fikrini bilinçaltıma yerleştiren herkesten davacıyım.
·1 alıntı·
151 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.