Sabahattin Ali Kürk Mantolu Madonna ve Kuyucaklı Yusuf kitabında olduğu gibi . Betimleme ve akıcılığı yakaladığı bir kitap. Bilinmeyen kelimeler için alınan dipnotlarda akıcılığı engel edecek seviye de değil.
Selim ilerinin ilk sayfadaki girişi de takdir edilecek şekilde.
Ana karakterler den Ömer hayatında ne istediğini bilmeyen , ve neticenin kendi aleyhine oldu mu bunu kendi içerisindeki hissiyat yani şeytanın menfur olduğu dile getiren bir karakter.
Macide herşeye rağmen ayakta durabilen bir karakter.
Ve hayatı Ömer ile yaşayabilecek kadar kendini güçlü hisseden bir yapıda.
Hayatlarını birlestirdikten sonra
Macide Ömer değiştirmek şöyle dursun sadece ona yoldaş olabildi
Ve Ömerin değişeceğini umarak gün ve gün umudunu yitirdi .
Bedri ise Macidenin ilk öğretimden müzik öğretmeni, ve sonradan karşılaşmaları
Bedrinin Macide ye olan hissiyatı hiç degismemesi
Ömer aynı şekilde devam edip
Macide'yi kendine harap edeceğine
Bedri ile daha mutlu olacağını düşünmesi beni şaşırttı aslında
Ömer bir yerden sonra içinde kapılıp gittiği şeytanın aslında, içinde bir acizliğin olduğunu anlaması ve buna rağmen düzelmesinin zaman alacağını anlamış olması
Bu durumlar kitabın bize
Bizimde içimizde bir yerlerde , böyle yükler yüklediğimiz şeytanın olup olmadığı insanın kendi içerisinde bir mahkeme kurmasına tecelli eden bir hissiyat yaratıyor kitap .
Sabahattin Ali Okuyucuların kendisini kitapda bulması, sürekliliyicili meraklandıran
bir yapıya sahip ve bu kitabı sıkılmadan okumanızı sağlıyor..
Bu kıtapdan 8 yıl sonra suikaste kurban giden
Sabahattin Ali yaşasa daha nasıl kitaplar yazacaktı .. Belki Ömerin yıllar sonra nasıl bir yapıda olacağını yazardı.
Böyle ustadlari genç yaşta kaybetmek nede üzücü...
Aslında Sabahattin Ali bu kitapta
Ömerin arkadaşı Nihat karakterini "Nihat Atsız'a ve İsmet Serif' karakterinide Peyami Safa'yı betimledigi söylenir. ..
Sabahattin Ali'nin kesinlikle okunması gereken kitabıdır... Hatta bu kitap Kürk Mantolu Madonna ve Kuyucaklı Yusuf dan önce okunması gerektiğinin kanaatine vardım. ...