İkinci Dünya Savaşının en acımasız yönlerini, tek başına yaşayan kimsesiz ve küçük
bir çocuğun o günlerdeki çektiği eziyetleri ve gördüğü vahşetleri anlattığı, gerçek hayattan kurgulanan muhteşem bir eser.
Aynı kitaptaki çocuk gibi yazar Jerzy Kosinski'de savaşın başladığı yıllarda , 6 yaşındayken, ailesi tarafından, korunması için bir kadının yanına bırakılmış, fakat bırakılan kadının kısa süre sonra ölmesi sonucu ortada kalmıştır. Bütün savaş süresini yani 6 yaşından 12 yaşına kadar olan çocukluk dönemini istenmediği kişilerin yanında, kırsal bölgelerde devamlı kaçarak geçirmiştir. Yazarın kitapta kendi yaşadıklarını anlatıp anlatmadığını tam olarak bilemiyorum. Ama kitapta anlatılanların kendi durumuyla benzerlik göstermesinin , bizi bu yönde bir düşünceye sevketmesi de gayet normaldir.
Kitapta anlatılan, küçücük bir çocuğun maruz kaldığı şiddet, eziyet, açlık, yersizlik, devamlı ölüm korkusu, kimse tarafından kabul edilmeme ve dışlanma durumu, ..gibi insanlık dışı olayların ve bizzat şahit olduğu türlü türlü vahşetin bırakın tamamını sadece onda birini yaşayan erişkin bir insanın ruhsal durumunun ne hale gelebileceğini düşünebiliyor musunuz ? Ve bütün bunları yaşayan, 6 - 12 yaşının tamamını böyle geçiren bir çocuksa, o çocuk hayatı boyunca yaşadığı bu travmayı atlatabilir mi sizce ? Bence kesinlikle atlatamaz.
İşte yazar da atlatamamış ve ancak 58 yaşına kadar dayanabilmiştir. Sonunda çektiği ızdıraba intihar ederek son vermiştir.
Tabii ki kitapta yazılanların ne kadarını yazar yaşadı,ne kadarını diğer çocukların yaşadığı olaylardan esinlenerek yazdı bilemiyoruz. Ama bildiğimiz bir şey var ki o yıllarda bütün bunlar birileri tarafından yaşandı. İşte asıl acı olan da, bu gerçek !
Kitabın isminden de anlaşıldığı gibi tıpkı bir boyalı kuş gibi, vahşetin iyice vahşileştirdiği insanların ortasında kalan bu çocuğun anlattığı, bu acı ve yürekleri dağlayan yaşam hikayesini mutlaka okuyun.