Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

290 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Şimdi size, sırf kapağı bana ‘Elektromanyetik Teori’ isimli bir dersi hatırlattığı (çok saçma bir şekilde) ve hoş çağrışımlar yapmadığı için elime almak istemediğim ama okumadan da duramadığım bir kitaptan bahsedeceğim. Sırf bu sebeple pdf olarak okuduğum ikinci kitap olur kendileri. Ama öyle pişmanım ki. Ellerimde olmasının verdiği tat bambaşka olacaktı, eminim. İnsan beyni ne kadar da farklı çağrışımlara gebe gördüğünüz üzere. Hepimiz bir şekilde böyleyiz işte. Her şeye kendimizce anlamlar yükler, sonra da ömür boyu onun izini taşırız. Peki, sizce bir android olsaydık nasıl olurdu? Yine de her şeye anlam yükler miydik bu kadar çok? Yoksa bir koyun sözgelimi, yalnızca bir koyun mu olurdu bizim için? Özellikle savaştan sonra geriye kalan sayılı canlı türleri bu kadar önemli iken? Onlara sahip olabilmek için servet dökmeye hazır, hatta yalnızca bir koyun alabilmek için sevmedikleri işlerde çalışan insanlar varken tutup canlı bir hayvanı çatıdan atıp öldürebilir miydik? İnsanı insan yapan nedir? İnsandan hiçbir farkı olmayan çok gelişmiş bir yapay zeka ile karşılaşsanız nasıl ayırt edebilirsiniz onu? Çeşitli testler uygulanacağını düşünmüş sevgili Philip K. Dick böyle bir durumda. Bu testlerde bazı sorular soruluyor ve özellikle hayvanlar ile ilgili durumlarda verilen tepkilerin süresine göre karar veriliyor. Öğrenilmiş mi, içten mi yoksa. Çünkü o müthiş gelişmiş androidlerin insandan tek farkı; empati. Sen kendini başka bir canlının yerine koyabiliyor musun? İşte bütün mesele bu. Hatta, insanlığımızın doğası olan empati yalnızca canlılar ile kurulabilir? Peki bir androide empati duyabilir miyiz? Bunun cevaplarını arıyor aslında Philip K. Dick müthiş anlatımı ile. Bilim-kurguyu da bulacaksınız elbette içinde. Uçan arabalar- lazer silahları- gerçeğinden ayırt edilemeyen elektrikli hayvanlar… Müthiş bir macera sizi bekliyor, anlayacağınız. Kitabın konusu hakkında ayrıntılı bilgiler daha önce yazılmış incelemelerde çok güzel açıklanmış. Ben yalnızca bende oluşturduğu soru işaretlerini düşünmek istiyorum. ‘Kaybettiğimiz şeylerin kıymetini bilmek’ ne acayip bir cümle. Aksinin mümkün olmadığını bağırıyor resmen bize, kaybetmeden önce anlaşılmaz zaten hiçbir şeyin değeri. Pencereden bakınca bir toz bulutuyla kaplı çöl değil de yemyeşil ağaçlar ve karla kaplı dağlar görebiliyorum diye seviniyor muyuz hiç? Sevinebilmek için illa bir distopya mı okumamız gerekiyor? Bir gazete okumaya kalksak, aynı görevi görmüyor mu aslında? Kıyısındayız, bize uzak gelen bütün o distopyaların. Üzülmekten öte hiçbir şey yapmıyoruz ama.
Androidler Elektrikli Koyun Düşler mi?
Androidler Elektrikli Koyun Düşler mi?Philip K. Dick · Altıkırkbeş Yayınları · 20141,876 okunma
··
213 görüntüleme
Semih Doğan okurunun profil resmi
Bence de "Kıyısındayız, bize uzak gelen bütün o distopyaların." Çok merak ettiğim bir kitaptı, elinize sağlık Meltem Hanım.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.