Gönderi

Aslında, eylemimi canlandıran güdülerin bilincinde olduğum olgusuyla, bu güdüler çoktan bilincim için aşkınsal nesnelerdir, dışarıdadırlar; faydasızca onlara yapışmaya çalışacak mıyım; varoluşumla ondan kurtuluyorum. Her zaman özümün ötesinde, eylemimin nedenlerinin ve dürtülerinin ötesinde varolmaya mahkumum; özgür olmaya mahkumum. Bu, özgürlüğüme kendisinden başka sınırlar bulunamayacağını veya özgür olmaktan vazgeçmekte özgür olmadığımız anlamına gelir. [Varlık ve Hiç] ....... Boşluk duygusu insan ruhuna baskı yaptığında hiçbir zaman ulaşamayacağımız özgürlük kavramı, bize kendi benliğini kabul ettirmeye çalışır. Oysaki onun özü itibariyle insana vereceği tutsaklık bir anlık unutma sayesinde ya da o an için öyle istediğimiz için boyun eğdiğimiz ölçüde kendi benliğimizde geri dönüşü olmayan yaralar açmasına yol açar. Bu da öncekinden daha tehlikeli bir tutsak hiçlik aşılar, artık düşünmekten yoksun varoluşumuza.
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.