··
223 görüntüleme
Marslı'dan sonra bu kitap düş kırıklığı, üç, beş bilimsel terim ekleyip ya da etrafında yoğunlaşıp, herhangi bir gezegen üzerine de koloniyi kurunca, içeride dönenler dünyada bildiğimiz şeyler.. Bunun dışında, belki kendi kültürlerinde fazlasıyla komik gelen, insanı bir delikten ibaret haline getirilen dil, kültürlerinin yansıması ve ayrı bir başlık halinde incelenmesi gereken, anlatımı bayağılaştıran şekilde sunulmuş. Bir 6.5 da benden..
Gerçekten düş kırıklığıydı. Hâlbuki ikinci romanı Ay'da geçecek olan ilk polisiye roman diye bir haber okuduğumda ne kadar da heyecanlanmıştım.
Uğur; karakteri tam oturmamış, bir erkeğe tüm soğukluğu aşılamaktan geri kalmayan, rolünü iyi oynayamayan bir Jazz'dan ziyade, kurgunun havada asılı kalması ve en önemlisi okuyucuda oluşması gereken (bu Marslı'yı mükemmel yapan) görselliklerin çok zayıf olması, kitaba karşı soğuk kalmamızın nedeni bence. Marslı'yı okuyan ve beğenen bir kişi, Artemis'i, ancak ve ancak Marslıdan gelen iman gücü ve hatrı-değer yakıtı ile okuyacağına inanıyorum. Neyse ki atlattık bu olayı ikimiz de.:)
Kesinlikle çok haklısın. Kitabı okumamın baş etkeni Marslı gibi bir kitabın yazarının kitabı olması. Beklentim çok yüksekti ama Marslı gibi bir kitaptan sonra da beklentimin çok yüksek olması kadar da normal bir durum olamaz :). Sonuçta tabii yeni bir yazar da ve maalesef ki de üstünde Marslı'nın getirdiği beğeninin ve şöhretin de etkisi var. Haliyle hem yazım sürecinde hem de yorumlama kısmında Andy'e bu durum eksi puan kazandırdı.
Yalnız var ya çok güzel yorum yazdım he keşke incelememe ekleseydim :P :))
1 sonraki yanıtı göster
Beğenmeyip 8 vermene şaşırdım. :)
Marslı katı bilimkurgu kitabıydı, Artemis ise sosyolojik bilimkurgu kitabı. Fark bu. Bence her iki kitap da güzel. Herkesin fikrine saygım var :)
Tabii, benim de saygım var ama Artemis'in şehir Artemis haricinde bilim kurgusal bir etkeni yok. Ana konusu bana göre bilim kurgudan çok uzak.
2 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.