Yolun Başı Düşünceleri
Anlamakla bilmek aynı şey mi? İlk bakışta öyle görünüyor fakat biraz yoğunlaşınca birinin diğerinin öncülü olduğunu görüyorum. Bu sefer de hangisinin öncül olduğunu bulmak gerekiyor. Anladığımız şeyi mi biliyoruz yoksa bildiğimiz şeyi mi anlıyoruz? Bildiğimiz şeyi kesin olarak anladığımızı söyleyebilir miyiz? Ya da bilmeden anlamak mümkün müdür? Bir şeyi bilmeden anladığımızı söylediğimizde gerçekten anlamışız mıdır yoksa o bir şeyi algımıza uydurup anladığımızı mı düşünürüz? Neredeyse sıkılıp algılamak ve bilmenin tamamen birbirinden farklı olduğunu, aralarında hiçbir bağın bulunmadığını söyleyeceğim.
·
4 görüntüleme
bilmek, anlamayı yanında getirmeyebilir. bir şeyi biliyor ama anlayamıyor olabiliriz. aynı şekilde bir şeyi anlamak onun bilindiği anlamına gelmez ama tecrübe edilmiştir o ayrı.
Bilmek bilgiyi almak, ezberini yapmaktır. Anlamak o bilgiyi özümsemektir dolayısıyla bilmek kadar önemlidir. Bir konuda ezbere bilgilere sahip olabilirsiniz ama o konuyu anlamamışsanız, kafanızda oturmamışsa, o bilgiyi karşıya aktarmanız çok zordur ve hatta sağlıklı şekilde öğretemezsiniz denebilir. Bu yüzden bir şeyi öğretmek isteyen veya paylaşmak isteyen bir insan onu anlamalıdır, sadece test çözen bir insanın ise sadece bilmesi yeterlidir. Einstein'ın dediği gibi "bir şeyi 6 yaşındaki bir çocuğa anlatamıyorsanız, kendiniz de anlamamışsınızdır."
Bir bilgiyi ezberlemek kanaatimce hiçbir zaman bilmek olmuyor. Ezber yapmak kabul etmektir. Bilmek için temellendirmek gerekir yoksa kabul etmiş oluruz. İşte bu noktada kafam karışıyor. Ama sanırım şöyle; bilgiyi tecrübe edersek anlamlandırırız yani anlarız(Bu tecrübe zihnen ya da fiziken olabilir. ) ve sonra biliriz.
Öğretme ve anlama konusundaki düşüncelerinize katılıyorum. :)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.