Gizli gizli okuyorum sayılır artık kitapları zaten Semihcim. 1984'teki teleekran olan odaların verdiği hissiyatı yaşıyorum şu an. Çaycı ve kantinci karışımı bir şey oldum rütbelilerin binasında, kamera takıldı daha geçen gün. Onun görmediği bir yer var orada okuyorum kitapları Winston gibi. Geçen gün buradaki en yüksek rütbeli albay kitap okuduğumuzu görüp "Burada bir daha kitap okursanız bacaklarınızı kırarım." dedi mesela. Ama artık hiçbir şeye şaşırmıyorum, burada
Fahrenheit 451'deki Guy Montag,
Cesur Yeni Dünya'daki Vahşi,
1984'teki Winston,
Hayvan Çiftliği'ndeki Boxer gibi hissediyorum.