Bir şeyde ihtimal sabit olunca istidlal sakıt olur. Bir şeyin suğrası ve kübrası sabit olmayınca kat'i netice hasıl olmaz gibi mantık ve usül kaidelerince bizim gerek Hz. Muaviye gerek Yezid için menfi bir hüküm vermemiz ve söz sarfetmemiz uygun olmaz. Hz. Muaviye hem sahebilerden olduğu için hem de içtihada binaen Hz.Ali ile mukatelede bulunduğu için kesinlikle hakkında menfi söz söylenmez bu ehl-i sünnetin şiarındandır. Yezidin de işlediği fiiller kesin olmadığı için lanet okunmaz. Meşhur kelam kitabımız Emal-i Şerifte şöyle bir beyit var;
و لم يلعن يزيدا بعد موت/سوى المكثار فى الإغراء غال.
Yani; Öldükten sonra Yezid'e fesada teşvikte çok konuşanlar ve haddi aşanlardan başka kimse lanet etmedi.
Yezid Hz.Hüseyinin şehit edilmesinde faal olsa bile bundan dolayı büyük günah sahibi olur kafir olmaz. Peygamberimiz ise ehl-i kıbleyi lanetten men etmiştir. Ölmeden önce tevbe ihtimali olan birine lanet etmek müstehakmıdır?
Merhum müellifin bu kitabındada bazı sorulara ilmi cevaplar verilerek mesele açığa kavuşturulmaya çalışılmış. İnsaf sahibi herkese tavsiyeyi borç bilirim.