Ülke ihracatının her zaman için yüzde 75 ila 80'i petrol kalemlerinden oluşuyor. Geri kalan yüzde 20'lik miktar halı, konfeksiyon ürünleri, bazı değerli maden ve taşlar, havyar ve fıstık gibi zirai ürünlerden oluşuyor. Durum apaçık ortada; çeşitliliğe, farklılaşmaya ve yeni icatlara dayanan bir üretim yapısı yok. Petrol bir ülkede çeşitlilik ve üretimde farklılaşmayı engelleyen en önemli zenginlik; İran hatta Rusya gibi sanayi geçmişi olan ülkeler bile bu fakirleştirici zenginliğin etkisi altında. "Petrol de petrol" diye sızlanan ucuzcu ve hayalperest vatandaşlarımızın bu gerçekten ne kadar haberdar olduğunu bilmek lazım. Bence eski eserlerin kalıntıları arasında hazine bulacağı ümidiyle dolaşan saf köylülerden farkımız yok. Zenginleşmek için çok şey öğrenmek, mucit olmak, farklı alanlarda yatırım yapmak, bir yerde hiç küçümsemeyelim bizim gibi dağları delip barajlar yapmayı bilmek lazım. Bu daha güvenli bir hayat temin etmek ve Örgütlü bir toplum olabilmek için gerekli.