Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

176 syf.
8/10 puan verdi
·
19 saatte okudu
Okur ağız açıp konuştu, dedi ki diğer okurlara: “Bu kitap bir harika, harika bu kitap.” Yıl MÖ 5000 tahminen Büyük Tufan’ın hemen ardı, Dicle ve Fırat nehirlerinin arasında ilk insanlığın bilinen gerçek yüzü Sümerler ve onların akıl almaz mitolojisi. Zamanında birden ortaya çıkan bu uygarlık, çıktığı anından itibaren yüceliğini ve büyüklüğünü ortaya koymuştur. Astronomi, geometri daha da önemlisi olan “Yazı” ilmi Sümerlerden çıkıp, batıya doğru yayılmıştır. Yapılan araştırmalarda buzulların yok oluşu MÖ 8000li* yılları göstermektedir. Arada geçen 3000 yıllık süreç ise tamamen karanlıklar altındadır ki ta Sümerliler işi kilden yaptıkları tabletlerin üzerine ekledikleri yazıya kadar. Sümerler ’in tarihe ve insanlığa kattıkları elbette tartışılamaz. Bahsi geçen kitap ise o zamandan günümüze ulaşan ilkyazım örneğidir. MS 1800lü yılların ortasında keşfi başlanan ve Mezopotamya denilen yerde bulunan tabletlerin ortaya çıkardığı, yazım örneğidir. Tarihin ilk destanı olması sebebiyle birçok yerde önem kazanması ve bizlere dönem hakkında bilgiler sunması tabletlerin ne denli kıymetli olduğunu bildirmektedir. Özellikle mitoloji severlere genellikle Doğu, Sümer ve İran mitolojisi tanrılarını tanımaları için güzel bir başlangıçtır Gılgamış Destanı. Kitabın bir başka bakış açısıyla özellikle Hz. Nuh (as) yani destanda adı geçen Utnapiştim’in Büyük Tufanı da 327 dize ile anlatılmaktadır. Bu hususun ise diğer üç din kitabına ilham kaynağı olduğu, hatta yazılırken bu destandan esinlendiği dahi savunulur. Sait Maden’in Avrupa dillerinden çevirdiği ve kaynaklara dayandırdığı destan, belki de günümüzde okuyabileceğimiz eksiği en az ve çevirisi en doğru olan kitaplardan birisi. Daha önceki çevirilerde destanın daha bir masalsı anlatımı, çıkmazlara giren olay örgüleri ve kaynak gösterilmemesi gibi etkenleri bu kitapta bulmak zor. Konusu Uruk Kralı Gılgamış’ın başından geçenleri anlatmasıyla başlıyor, insanın varoluşu ve yok oluşunun da konu edildiği destan devam edip en sonunda ölümsüzlüğü bulmak için çıktığı yolculukta olumlu/olumsuz bir şekilde Uruk şehrine dönüşüyle sonlanıyor. Bazı kil tabletlerin kırık ya da silik olmasıyla destanın kısımları küçük bir açıklama ile boş geçilmiş ve sonraki tabletlerle devam etmiştir. Hiç bulunmayan ve eksik olan tabletlerin boşlukları ise çevirmen notlarıyla desteklenmiş olduğu için yitik bir döngü içerisine düşmüyor okur. Sözün özü; kitap okunulası ve tavsiye edilesi. Keza tarihin ilk destanı ve yazıtı olması sebebiyle de zaten okunmayı hak eden bir eser olduğunu düşünüyorum. Sevgi ile kalın…
Gılgamış Destanı
Gılgamış DestanıAnonim · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20215bin okunma
··
122 görüntüleme
Osman Y. okurunun profil resmi
Tayfun çok incelemeci görüyorum seni bu aralar, ne içiyorsun kardeşım foto paylaş :) Haftada 3 incelemeden fazlası sağlıga zararlı diyor uzmanlar dikkat et kendine.
Tayfun okurunun profil resmi
Yapacak daha eğlenceli bir işi yok Osman abi... Bende kendimi kitaplara vurdum. Özellikle okumak istediğim kitaplar var onları okumak için aradakileri yok etmem gerek...
Roquentin okurunun profil resmi
Vallahi gerçek:) çok bilgilendirici olmuş :) kitap gerçekten harika:)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.