Ülküye hayal, gaye, emel, dilek diyenler var. Yukarıdaki açıklamalardan anlaşıldığı üzere ülkü, bir millet tarafında mazide büyük bir buhran zamanında gerçekten yaşanmış ruhî bir hal, zihnî bir mevcudiyettir; ne yaşanmamış bir hayal, ne de gelecekte yaşanacak bir gayedir.
Ülkü hâlin terbiyecisi ve geleceğin yaratıcısı olmakla beraber geçmişin bir hakikatidir.
Milletin geçmişinden gelip, onu geleceğine doğru iten fikrî bir hamlesidir. O halde "idêe"den türeyen "ideal" gibi, "fikir"den türeyen "mefkûre"yi (ülkü) bu manada kullanmak daha yerindedir.