Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

150 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
"SONSUZA DEK SEVDİKLERİNİZ SONSUZA DEK SİZİNDİR." BİR SELİN VARDI VE BENİM İÇİN HEP VAR OLACAK. Bir kitabı okumak acı verir mi insana? Evet verir hem de öyle acı verir ki... Yüreğiniz bir annenin evladını adım adım kaybetmesini kaldırabilecekse okuyabilirsiniz. Benim okuma sebebim biraz daha farklıydı. Bazı şeyleri biraz daha iyi anlamama sebep oldu. Şimdi onu daha iyi anlıyorum. Selin Yamanus 29 Temmuz 1973 yılında doğuyor. 14 yaşında annesi ve babası ayrılıyor. 13 Mayıs 1989'da 16 yaşına bile giremeden hayata veda ediyor. Kısacık bir ömür. Bu kitap onun son 1 yılını ele alıyor. Amansız hastalıkla mücadele ettiği 1 yıl. Umudunu her daim diri tutan, yaşama sıkı sıkı bağlanan, yaşamayı eziyet değil bir mutluluk olarak gören bir insan Selin. Nur hanım bu kitabı tüm annelere ithafen yazmış. Kızının hastalığının 1 yılını tüm süreçleriyle beraber ele almış. Gerçekten okurken o yaşanan süreç öyle acı veriyor ki... Bazen güzel şeyler oluyor umutla doluyorsunuz, bazen de kötüye gidiyor her şey, umutları kaybetme noktasına geliyorsunuz. Bir annenin umudunu kaybetmesi ne kadar acıdır değil mi? Evladı ellerinin arasında yok oluşa doğru giderken hiçbir şey yapamamak... Öyle lanet bir hastalık işte bu. İşte Nur hanım da bu kitabı o 1 yıl içinde hastaneden hastaneye, doktorlardan doktorlara, yurtdışına gidişleri, röntgenler, tomografiler, radyoterapiler, kemoterapiler, kan nakilleri ve aklınıza gelebilecek bütün süreçleri ile ele almış. Günlük şeklinde yazılmış zaten. Aile, Nur hanımın annesinin vefatından sonra, Selin'in göğsünde fark ettikleri şişlik sebebiyle hastaneye giderler. 23 Eylül 1988 tarihinde Selin'in durumu ile ilgili hiçbir doktor bir şey söylemezken tomografi çeken doktorun "Lenfoma şüphesi görüyorum" demesi her şeyin başlangıcı oluyor. Bundan sonra farklı bir mücadele başlıyor Nur hanım için. Bir evladı yaşatma mücadelesi. Ve her şey öyle hızlı gelişiyor ki... Nur hanım da, kızı da öyle güçlü ki... Gerçekten yaşamayan bilemez bunu çok net biliyorum ama bu kitabı okuduktan sonra bazı şeyleri daha iyi anladım bundan eminim. Selin'in öyle güzel çevresi, öyle güzel arkadaşları var ki... Gerçekten hem Selin hem de onlar çok şanslıymış bu konuda. Ama Selin hayat konusunda pek şanslı olamamış. Ancak yaşama sevinci, bu süreçteki mücadelesi gerçekten helal olsun demekten başka bir şey bırakmıyor insana. Yaşamak ile ölmek arasındaki seçimde yaşamayı seçiyor son ana kadar. Artık o son an geldiğinde yapacağımız bir şey kalmıyor zaten. Kitabın sonunda arkadaşlarının ona yazdıkları mektuplar ve o fotoğraflar ise artık son noktaydı benim için. Fotoğrafları buraya ekliyorum. i.hizliresim.com/V96zzv.jpg i.hizliresim.com/RrBp87.jpg i.hizliresim.com/ZXJzp3.jpg i.hizliresim.com/Gm54Xb.jpg i.hizliresim.com/8aQLo1.jpg i.hizliresim.com/ZXJzao.jpg i.hizliresim.com/RrBp4Y.jpg i.hizliresim.com/DY95Am.jpg Selin'e mektup Selin abla demeliyim sanırım. Sen hayata gözlerini yumduğunda ben daha 8 aylıkmışım. Şu an 30 yaşındayım. Bu kitabı okuduktan sonra senin 15 yaşında verdiğin mücadeleyi, yaşama isteğini görünce ben bu 30 yıl ne yaptım diye sordum kendime. Benim öyle pek dolu dolu  yaşama isteğim olmadı. Zaman zaman olmuştur belki herkes gibi. Bazı anlar gelmiştir dünyanın en mutlu, en şanslı insanı hissetmiştimdir kendimi, bazı an gelmiştir sanki dünyanın bütün dertleri üstüme yığılmış altından kalkamaz hale gelmişimdir. Aslında hepimizin hayatları da birbirine benziyor değil mi abla? Herkes bir şeylerle mücadele ediyor iyi veya kötü. Herkes en büyük derdin kendinde olduğunu düşünüyor genelde. Hep böyle olur zaten. Herkesin acısı kendine büyüktür. Ama senin acın abla bana da çok büyük geldi bee. Senin gibi yaşama sıkı sıkı bağlı, hayat dolu bir insana bu acı hele de o ufacık yaşında gelmesi... Bilemiyoruz hangimizin başına ne zaman ne geleceğini. Belki de bu belirsizlik bizi yoruyor, yıpratıyor. Böyle olmalı. Sonumuzun ne zaman geleceğini bilseydik daha güzel olur muydu acaba her şey? Ona göre planlarımızı yapardık, ona göre yaşardık o an geldiğinde de hiç itiraz etmeden giderdik herhalde. Abla sen öyle güçlüsün ki, annen öyle güçlü ki belki yenildin bu hastalığa ama o mücadelen o savaşın her şeye değer be. İşte seni de anneni de güçlü yapan da bu. Bak annen de yazmış kitapta  Amerikalı bir yazarın dediği gibi: "Kaybedilen her şeyde bir şey kazanır, kazanılan her şeyde bir şey kaybedersiniz..." Abla benim de bir arkadaşım var seninle aynı kaderi paylaşan. O hala savaşıyor ve kazanacak o kadar çok inanıyorum ki buna. Belki bu zamana kadar hiçbir şeye bu kadar inanmamıştım. Ben, uzakta da olsam o süreçleri onunla birlikte yaşadım. O da senin gibi çok güçlü. Aslında hayata, yaşama öyle bağlı ki farkında değil. Hayat karşımıza öyle zorluklar çıkarıyorki bu yaşama sevinçlerimizi, hayata bağlılıklarımızı bir bir unutuyoruz. Ama unuttuk diye onlar yok mu olacak? Öyle anlar gelecek ki tekrar dirilecek değil mi abla? Son an gelene kadar biz mücadele edeceğiz. Yaşamayı istemediğim zamanlar da oldu benim. Herkesin acısı kendine büyük demiştim ama şimdi baktığımda ne acılar var onlar yaşamayı seçerken sen nasıl ölmek istersin diyorum kendi kendime. Sen neden mücadele etmiyorsun yaşamla diyorum. Ama bilemiyorum be abla. Gerçekten bilemiyorum. Senin bu mücadelen belki bana ışık olacak. Hani Orhan Pamuk diyordu ya "Bir gün bir kitap okudum ve bütün  hayatım değişti" diye. Belki benim bütün hayatım değişmeyecek ama bundan sonra hem onu, hem de kendimi daha iyi anlayacağım bundan eminim. Artık susacağım mesela. Yorulduk be abla. Konuşmayı çok mu seviyorum bilmiyorum ama sevdiğim insanlarla konuşmayı çok seviyorum bunu biliyorum. Abla ben neler de saçmalıyorum ya, yine kendi acılarımıza yöneldik. İnsanoğlu işte ne de olsa hep kendine dönüyor sonuçta. Kendimden çok başkalarını düşünmüş, herkese bir şekilde faydası olmuş ama kendine pek bir faydası olmayan ben, bundan sonra daha farklı olabilir miyim abla ne dersin? Sen ışık ol bana abla, sen bana yol göster. Ne yapayım bundan sonra? Şimdi yorulma abla, cevap da verme. Ben yine gelirim senin yanına şimdi dinlen olur mu? Sen benim için hep yaşıyorsun. Gelirim dertleşiriz yine. 22.12. 2018 Abla sana bahsettiğim arkadaşım vardı ya, bugün seni anlattım ona. Senin nasıl güçlü olduğunu, nasıl mücadele ettiğini anlattım. Merak etti seni biliyor musun? Sen de ona bir şeyler söyle, teselli istemiyor zaten biliyor ne olacak, nasıl işleyecek süreç bunları söylemeye gerek yok. Sen ona kendini anlat biraz. 15 yaşında daha çocuk yaşta bu kadar güçlü durup, son ana kadar nasıl mücadele ettiğini anlat. Hani 2 gün önce demiştim ya sana benim öyle yaşama sıkı sıkı tutulma isteğim pek olmadı diye, onun öyle bir yaşama isteği var ki... Bakmayın yok demesine, o çok şeyi başaracak daha. Zor anlar yaşamadı mı, tabii ki yaşadı, ama pes etmedi, tek başına da olsa mücadele etti hep. O mücadele isteği hep diri kaldı hala da var biliyorum. Zaman zaman yorulsa da dinlenip tekrar devam edecek. Senin de bu süreçte zaman zaman zorlandığın anlar oldu biliyorum abla. Annenin zorlandığı, çaresiz kaldığı anlar oldu ama yine de pes etmediniz. Her şeye rağmen mücadeleye devam ettiniz. Umutların için, belki arkadaşların için ama en çok kendin için. Çünkü bizden başka bir tane daha yok. Daha çok konuşuruz ablacığım, yine uğrarım ben. Belki arkadaşım da sana mektup yazar. Yazarsa okurum sana. Benim 1000k hesabım da kapalı bu ara. O yüzden seni daha diğer arkadaşlarımla tanıştıramadım. Hesabımı açtığım zaman daha çok kişi ile birlikte yanına geliriz belki. Sen çoğu kişiye ilham olacaksın bu mücadelenle. Öpüyorum seni abla. 24.12.2018 02:06
Bir Selin Vardı
Bir Selin VardıNur Köküöz · Bilgi Yayınevi · 199530 okunma
··
65 görüntüleme
Ferah okurunun profil resmi
"Sonumuzun ne olacağını bilseydik daha güzel olur muydu" bence olmazdı. Bilinmezlik farkında olmadan planlar yapmamıza sebep oluyor ki zaten. Hesabın kapalı olmasın lütfen incelemeden dolayı kitabı ve Selin 'i çok sevdim. Ben de mektup yazmak istiyorum. Emeğine o duyarlı yüreğine sağlık.
Selman Ç. okurunun profil resmi
Ben olur tarafındayım hala ama yine de bilemiyorum. Bilinmezlik iyi mi kötü mü tartışılır ama yoruyor, sadece son için değil her konuda. Hesabı kapattım biraz dinlendim, paylaşacağım çok şey var zamanla paylaşırım. Selin ablayı ben de çok sevdim. Çok başka yerde artık o benim için. Çok güzel olur gerçekten mektup. Yorumda paylaşırsınız. Ben de size teşekkür ederim güzel düşünceleriniz için.
Emin K. okurunun profil resmi
Söylenebilecek çok fazla şey yok, oldukça duygu dolu bir inceleme olmuş, elinize gönlünüze sağlık. Ben de o mücadeleyi verebilenlere büyük saygı duyuyorum. 15 yaşında böylesi bir mücadele aklıma bir filmi getirdi. Vaktiniz olursa izlemenizi tavsiye edebilirim bu kitabın üzerine. Film: Camino (2008)
Selman Ç. okurunun profil resmi
Çok teşekkür ederim. Konu biraz sıkıntılı olsa da çok yakınımda bu durumu yaşayan bir insan olunca ister istemez ayrı etkiliyor. Kesinlikle saygıyı hak ediyorlar. Hele de o yaşta verilen mücadele. Önerinizi dikkate alacağım. Fırsatım olduğunda izlerim. Tekrar teşekkür ederim yorumunuz için.
Serife Kaba okurunun profil resmi
Böyle kitapları okuyamıyorum icim kaldırmıyor.cunku ben olayları çok icsellestiriyorum, yaşıyorum sanki. inceleme yi okudum çok zor Allahım kimseyi evladıyla sınaması...
Selman Ç. okurunun profil resmi
Zor hayatlar, zor yaşamlar. İçselleştirmeyince zaten olmaz, anlayamayız o zaman. Her ne kadar yaşamayan bilmese de, bu kitabı okuduktan sonra daha çok anlamaya başladım onu. Her ne kadar o istemese de ben elimden geldiğince yanındayım herhangi bir beklenti içinde olmadan. Aminn. Evladı annesiyle, ailesiyle, anneyi evladıyla. Kimseyi kimseyle sınamasın ama hayatta böyle şeyler var maalesef. Anlayış içinde olmak önemli.
Neslihan T. okurunun profil resmi
Cümlelerimi toparlamak istiyorum ama düğüm oldu kaldı. Bence mücadele etmek kadar pes etmek de büyük bir başarı. Buna da saygı duyulması gerektiğini düşünüyorum. Düşüncesene kendi ellerinle, yaşayacaklarını bile bile hayatından vazgeçiyorsun. Bir insan kendisine bir şans verip kurtulmaya çalıştıysa ama olmadıysa ikinci bir şansı da istemiyorsa ne yapabiliriz ki? Yapmayın da zaten. Bırakın o nasıl istiyorsa devam etsin. Saygı duymak önemli. Gerisi sadece bencillik oluyor. Yaşama hakkı kadar buna son verme hakkımız da olduğunu düşünüyorum. (Kendimiz için) İşin dini boyutunda değilim. Ama herkes her şeyin üstesinden gelecek diye bir şey yok. Bence üstesinden gelmemek de bir üstesinden gelmedir..? Eline sağlık, çok güzel olmuş gerçekten.
Selman Ç. okurunun profil resmi
Yazdıklarının çoğunda hemfikiriz ama insanlar bırakmıyor işte. Sen ne kadar istesen de maalesef olmuyor. Sırça Fanus'a yaptığım incelemeyi paylaştığımda aynı görüşte olduğumuzu da anlayacaksın. Tabii ki de herkes her şeyin üstesinden gelecek diye bir şey yok ama ben Selin ablayı 15 yaşında o mücadeleyi verirken gördüğümde neden diğerleri vermesin diye düşündüm. Neden biz de vermeyelim o mücadeleyi? Kolay değil tabii ki bunu da biliyorum. Teşekkür ederim yorumun için.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.