Başlarda derin olmadığını düşündüğüm fakat sürekli üç noktayla sonlanan cümleleri ve kısa öyküleri sebebiyle sevmemiştim lakin sonradan kendine çekti.
Böyle yazarlara ithaflar ithaflar olunca, dedim acaba nasıl bir duygudur yazar arkadaşlarınla bir masa etrafına kollarını dayayıp konuşmak? Neler söylenir o masada? Hoyratça gülünebilir mi mesela, hep efkarlı mıdır havası?