Gönderi

328 syf.
8/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Realizmin En Romantik Köprüsü
Sevgili Balzac, Seninle tanıştığıma oldukça memnun oldum.Bugune kadar sizi okumamış olmakla ne büyük ayıp ettiğimi anladım. Yalnız bu romanın özelinde bir özrüm var; farz-ı misal iki sene evvel tanışsaydık, okuyup geçecekken şimdi anlattıklarınıza inanıyorum. Kadınlar; ister Lady Dudley kadar şehvetli, ister madam de mortsauf kadar erdemli olsunlar, sizin çizdiğiniz resimden fazlası değiller. Her erkek de az buçuk; masumiyeti ve çapkınlığıyla felix’tir sanırım. Hatta artıyorum gıcık kont bile! Kurduğunuz çatı itibariyle kıskanç azizeniz madam de mortsauf; tostoly’un anna karenina’sı , flaubert’in madam bovary’si ile ister istemez kapışacak. İnkar etmiyorum bende kıskanç azizenizi zihnimde diğer rakipleriyle dövüştürdüm. Yerli gururumuz Bihter’i bile kattım araya. Tüm bu erkekler ve tüm bu kadınlar ne kadar farklılar ve aynılar değil mi Balzac? Senin ortalamayı aldığını düşündüm. Madam canına kıyma aşırılığında bulunduğunda bile diğer karakterlerle arasında ki çılgınlık farkını dengeledi. Bir kadın kıskançlığıyla aşığını başka bir kadına teslim de eder, kıskançlığıyla ölür de. Hiç sevgi görmemiş, masumiyetin timsali, sevgiyi ölümüne hak eden bir erkek bile gerçek sevgiyi bulduğunda bir katil olabilir. Yine bir kadın Madam Mortsauf gibi iffetin, dinin, erdemin arkasına da sığınsa Madam bovary gibi peşindende koşsa bir gün ölür. Diyordum ya iki sene önce tanışsaydık; okuyacak ancak anlattıklarınıza bu derece inanmayacaktım. Örneğin madam bovary’i okuduğumda ona acıdığını anımsıyorum ama kanayan bir yara gördüğümü anımsamıyorum. Bana kanayan bir yaranın, herhangi bir yaranın, nasıl kanadığını gösterdiniz. Açıkcası okumadan önce çok sıkıcı, boğucu bazı bölümleri atladım diyenleri duydum. Adınıza saygımdan sıkılmayı göze aldım ve sizinle tanışma şerefine eriştim. İlk 125 sayfa da bu kadar hayran kalmamıştım size. Evet kelimelerinizi okumaktan zevk alıyordum, cümleleri dizişiniz edebi zevk veriyordu, işte roman bu dedirtiyordu ama 125. Sayfadan sonra adeta kitabı elimden bırakamadım. Polisiye (katil kim diye merak etmiyordum) ya da müthiş bir tutkuyu anlatan aşk romanı ( kavuşacaklar mı diye içim içimi yemiyordu) okumuyordum, sadece anlattıklarınızın büyüsüne katılmıştım Balzac. Karakterleriniz konuşsun anlatsın birbirlerini ve kendilerini suçlasınlar ve aklasınlar istiyordum. Nasıl bırakabilirdim? Karakterler demişken; Natalie gereksizi felix üzerinden yaptığınız vicdan muhasebesinin bir sonucu olarak ortaya çıkmış ve sürekli göze batan Fransız güzellerinizi haksız çıkarmak için miydi? Nitekim Natalie çok bilmişliğiyle tüm Fransızlara karşı ön yargı oluşturacak kadar antipatikti. Ve felix... seçim yapma hakkı vardı evet ama seçtiği şehveti dibine kadar yaşanmasını, seçimiyle mutlu olamazsını sağlayamaz mıydın Balzac? Belki de yaşadı yaşadın ama bizden gizledin kim bilir... Bir bunu bir de sevgiliyi zambak çiçeğiyle benzetme bataklığınızın kaynağını merak ettim. Bu fikri bir arkadaşınız size söyledi siz de o kadar doğa, çiçek geyiği yaptım bari sevgili de çiçek olsun aman mı dediniz? Dememiş olun lütfen. Evet belki de siz romantızmin babasısınız ve zambak fikri bana gelene kadar bayatladı. Yine de sizinle ilgili şu an için tek tereddütümün bu olduğunu bilmenizi isterim. Son olarak; önce, böyle bir okuma yapmanın susuzluğunu çektiğimi fark ettirdiğiniz için sonra da elimden bırakamayarak, inanarak (anlattığınız aşka değil insan profiline) okuma susuzluğumu bir nebze olsun giderdiğiniz için teşekkür ediyorum. İyiki yazdınız Balzac ve ben iyiki okudum.
Vadideki Zambak
Vadideki ZambakHonore de Balzac · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202243bin okunma
·
20 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.