Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Semra Sultan'a ve Ahmet Altan'a Cevaptır;
https://1000kitap.com/Ottomaans kod adlı okurun paylaştığı iletiye ve
Ahmet Altan
Ahmet Altan
‘a cevaptır. #40288569 Öncelikle, benim tarafımda engelli değilsiniz Semra Hanım, buyurunuz gelip cevap yazınız, ama gelmezsiniz, gelirseniz beklerim… Ahmet Altan’ın tarih bilgisi nedir bilemem ama zaten pek bilgili insanlara yazmadığı aşikar olan köşe yazısını bir hırsla paylaşmışsınız… Ben de cevap vereyim, bakalım nasıl bir durum oluşacak… Kemalizm dediğiniz şey, ne Mustafa Kemal’in ortaya attığı ne de yanındakilerin ortaya attığı bir şeydir. Kemalizm yabancı basında ortaya çıkmış ve Milli Mücadele dönemi için Kemal’in adamları, Kemal’in yandaşları anlamında kullanılmıştır. Diktatörlük kısmına gelecek olursak, döneminde iktidarda bulunan, Hitler, Mussolini ve Franco’yu biraz okuyunuz, diktatörlük nedir, nasıl yapılır, ülke nasıl kana bulanır görürsünüz. Atatürk’ün diktatörlüğüne kurban olun siz. “Halkın büyük bir çoğunluğunun desteğine sahip olmayan, Mustafa Kemal’in Kurtuluş Savaşı’ndaki birçok silah arkadaşının bile karşı çıktığı bu diktatörlüğü ayakta tutabilmek için çok ciddi baskı yöntemleri uygulamak zorundaydılar.” “Kendimizi ve iktidarımızı korumak için baskı yapıyoruz” diyemedikleri için bu “baskıları” meşru gösterecek nedenler bulmaya mecburdular.” Bak sen yahu??? Ciddi misiniz? Halk desteği yoktu öyle mi? Yahu siz Mustafa Kemal’in Samsun’a ayak basmadan önceki popülerliğinden haberiniz yok sanırım? Anafartalar Kumandanı Mustafa Kemalden de haberiniz yok muhakkak. Halkın desteği fazlasıyla vardır! Mustafa Kemal’in adı her yerde geçmektedir, bilinen geçeklerden biride bunu kıskanan Enver Paşa’nın Mustafa Kemal fotoğraflı röportaj yerine, gazetede Limon Von Sanders’li baskı yapmasıdır. Bir baskı söz konusu değil, milletin kaderi söz konusu. Çocuk oyuncağı değil bu. Bunu yazan insan, yazar mı gerçekten? 31 Mart olayı hakkında kaç kitap, kaç belge okudunuz acaba? Hem Semra Hanım’a hem de Altan Bey’e soruyorum. O ayaklanma hakkında böyle üstün körü bir yazı yazınca, 31 Mart Altan Bey’in anlattığı gibi mi olmuş oluyor. = )))) Ben şu an buraya yığınla 31 Mart’la ilgili, elimde ki kitaplardan telgraflar, yazışmalar ve belgeler yığarım. Sonra okuyamaz kalırsınız sevgili Semra Hanım. Bilmediğiniz konulara, çok fazla bilgisi belli ki olmayan yazarın yazısı ile bir hışımla paylaşmışsınız gibi bir durum var! Ayaklanma nasıl oluştu, nasıl bastırıldı bir bakınız. Türkiye’ye gelinde iki arşiv gezin… Kürt Ayaklanmaları… Demek olduğundan kötü gösterdiler öyle mi… İstiklal Mahkemelerinde, kaç insanın yargılanıp idam edildiğini biliyor musunuz desem Google’a sarılırsınız. Çünkü bilmiyorsunuz. Belgesi ile paylaşabilirim eğer isterseniz? Kafanızdan salladığınız rakamlar değildir. 100 bin diyenler var, hatta 500 bin diyen var. Su içince kafası dönen insanlar var muhakkak ki, İstiklal Mahkelemelerinin tüm tutanakları yayınlandığı halde, okumaya zahmet etmemiş olmalısınız. İtirazı olan, başvuru yapsın da rakamların yanlışlığını görelim ne dersiniz? Kürt ayaklanmaları İngilizler tarafından desteklenmiştir. Türkiye, Milletler Cemiyeti’ne davet edildiğinde, bu destek sona ermiştir. Malumunuz bilir misiniz bilmem ama, Milletler Cemiyeti’ne kabul edilmemiz için, kaç ülke özel demeç vermiştir. Ben belgeli olarak yayınlarım ister misiniz? Davet üzerine katılan tek ülke olmak bir kenara, o dönemin Kürt sorunu da bu vesile ile, destekten kesilmiştir. Komünizm… Mustafa Kemal’in Komünist parti kurdurduğunu biliyor musunuz? Bu partiyi kimlere kurdurduğunu, Moskova’ya kimin gittiğini biliyor musunuz? Bunun ne amaçla yapıldığını biliyor musunuz? Bu ülke kolay kurulmadı, Sovyetler ile iyi ilişkiler sağlanmış, silah ve para desteği alınmıştır. Sırf bu durumu idare etmek, ülke içinde ki komünist görüşleri bilmek ve ne kadar desteği olduğunu görmek için, bizzat ordu tekelinde kurulmuştur. Ali Fuat Paşa kimdir tanır mısınız, bir bakın bakalım… Komünizm, Mustafa Kemal’in hiçbir zaman yanında yer aldığı bir olgu ya da görüş değildir, sevmez, yakınlıkta kurmamıştır. İşini görmüş ve ilişkileri sabitlemiştir.
Milli Mücadele Dönemi Türk-Sovyet İlişkilerinde Mustafa Kemal
Milli Mücadele Dönemi Türk-Sovyet İlişkilerinde Mustafa Kemal
kitabını tavsiye ederim bir bakınız… Son olarak, Tarihi ne Altan’dan ne de sizin gibi Cumhuriyet’e düşman kimselerden öğrenecek değiliz. Keşke fikriniz fikir, zihniyetinizde pak olsa, bizde sizlerle konuşabilsek, lakin bunun imkanı yok, çünkü kafanızda olmayan deli saçması şeylerle bilmediğiniz tarihe çamur atma peşindesiniz. Özellikle Osmanlı Devleti hakkında bilgi birikiminiz zaten zayıf olmakla birlikte, okuduğunuz yazarlardan maalesef ki, gerçek olmayan şeyler edindiğiniz de ortadadır. Okuduğunuz yazarların, yazıları ve kitapları gerçek belgelerle çürütüldüğünde, hiç sesleri çıkmamaktadır. Mahkemelerde kedi gibi oturup özür dilemektedirler. Bakınız sizlere tavsiyem, yazılmış hiçbir kitabı referans almayın. Gelin Türkiye’ye arşivleri gezin ve kendi tarih bilginizi konuşturun. Madem her şey yalan, madem her şey düzmece ortaya çıkarın. Şuraya yazdığım ne varsa, aklımda olanları yazdım. Bir yere bakıp, kopya çekip yazmadım. Sizlerin böyle şeyler yapması, bildiklerini yazması gerçek anlamda zor iştir. Çünkü iftira atmak için, Google ve yalanlar dostunuz olmuş…. Kalın sağlıcakla Semra Hanım, ben de engelli değilsiniz… Gelip Yorum yapabilirsiniz….
··
209 görüntüleme
Mert okurunun profil resmi
Biz ne yazarsak yazalım, ne söylersek söyleyelim bu insanlar anlamaz Murat. Bazı insanlar vardır (çoğunluğu oluşturur) sobaya elini değdirmeden sıcak olduğunu anlayamaz, sobaya eli değince de yanar ama iş işten geçmiş olur. Öz eğitim kendini bu noktada belli eder. Yansınlar, su veren itfaiyenin...
Murat Ç okurunun profil resmi
Deme deme öyle deme yine de... :))) Bizim ülkemiz de tarih gerçek anlamda sıkıntı iştir. Yunan galip gelseydi keşke diyen kişileri okuyup, paylaşıyorlar. Problem orada. Tarihi anlamak yerine hesaplaşmak için kuduruyor insanlar. Böyle mantıksız iş olur mu yahu...
ercanscgn. okurunun profil resmi
Batı emperyalizminin parçaladığı imparatorluktan sonra, kurulan cumhuriyeti ayağa kaldırmak, ekonomisini güçlendirmek, orduyu, sanayiyi diriltmek için kendi imkanlarımız mı vardı? Kaynak nereden bulunabilirdi? Bizleri parçalayan batıdan mı yine? Bu hangi akla sığabilirdi. Siyasi düzen içinde elbette batı sömürgeciliğine muhalefet eden komşu Bolşevik Rusya'sı en uygun ülkelerden biriydi. Doğal olarak siyasi manevralarla hatta bir komünist partinin kurulmasına aracılık ederek Atatürk bu kaynağı oradan sağladı. İdeolojilerinin bu ülkeyi yutmasını engelleyerek, bağımsız bir politikayla bunu başarabildi. Diktatörlükle suçlama ise nasıl bir abesle iştigaldir. O dönemde Avrupa'daki bir kaç ülke dışındaki nerede çoğulcu demokrasi var. Çocuk yeni doğmuş elbette ayakları üzerinde durması için dikkate ihtiyacı var. Kurumları, sistemi, altyapısı yerleşene kadar, sağlıklı bir yapıya kavuşması, eski hataların nüksetmesinin engellenmesi için zamana ihtiyacı vardı. O günü bugünün koşulları, anlayışı ile değerlendirmek nasıl akıl bir yürütme. Bugüne kadar bazı iktidarların ben hata yaptım, göremedim tarzı ile deneme-yanılma şeklinde ülke yönetmelerine bakılırsa Atatürk'ün varsa hataları fazlasıyla mazur görülebilir sonuçta içinde bulundukları koşullar olağanötesiydi. Daha iyisini yapabilecekler varsaydı yapsalardı. Bu Semra Sltn hadisesi gerçekten kabak tadı veriyor bu sitede.
İbrahim Birbilen okurunun profil resmi
Bu semra sultan kim beni engellemiş ben ne yaptım buna :)) Bu şahıstan çoğu kişi şikayetçi galiba.
Murat Ç okurunun profil resmi
Saat 21:00'da sevgili okur Semra Hanım ve Sevgili yazar Altan'a bir başka ileti üzerinden daha cevap vereceğim. Cevap vermemek olmaz. Bedavadan paylaşıyor ve engelliysek, başka nasıl cevap vereceğiz? =))) 21:00 da görüşmek üzere. :)
Adem YEŞİL okurunun profil resmi
Aşırı çikolata tüketmenin sağlığa hiç iyi gelmediği kanıtlanmış bir şeydir. Bunu ben demiyorum, bu konuda uzmanlaşmış ve yıllardır üzerinde araştırma yapan uzman doktorlar söylüyor. Uzmanlar çikolatanın sağlığa zarar vermesinin tüketim oranının yüksekliğinden kaynaklandığını belirterek uyarılarda bulunuyor. Uzmanlar her gün bitter çikolata yiyenlerin 50-60 gramdan fazla yememelerini diğer çikolataların ise 30 gramdan fazla tüketilmemesini öneriyor. Mesela uzmanlar diyor ki; 1- "Çok fazla çikolata yemek bedeninizin fonksiyonlarında azalma meydana getirebilir." 2- "Aşırı çikolata tüketmek bazı hastalıklarınızı tekrardan tetikleyebilir." Bağımlılık yapmasının sebebi ise çikolatanın mutluluk hormonunu salgılamayı tetikleyerek size haz vermesi sonrasında bu hazzı devam ettirmeye ihtiyaç duymanızdır ve bununla gelelim en önemli maddeye; 3- "Çikolata fazla tüketildiği takdirde beyni uyuşturarak vücut fonksiyonlarının yavaşlatmaktadır." (* Buna dikkat !!!) Peki, dünyanın en büyük çikolata satılan noktasının Brüksel Uluslararası Havaalanı olduğunu bileniniz var mı? Sanırım bizim SS, bulunduğu konum açısından çikolatayı az biraz fazla tüketiyor gibime geldi. SS dediysem, aklınıza Hitler'in kişisel muhafızlığını yapmak üzere kurulan "Schutzstaffel" birlikleri ya da İngilizce kısaltmasından "Screenshot" gelmesin sakın. Evet, bildiğimiz SS, yani Şapkalı işte. Sanırım bu tüketim fazlalığı uzmanların dikkat çektiği madde 1 ve akabinde 3'ü tetiklemiş görünüyor. Bildiğiniz nörolojik vaka işte. Hala bir hayalin peşinde, Osmanlı efrad'ının bile vazgeçtiği bir mesele, kendisinde kronik bir hadiseye dönüşmüştür ve aşırı dozda ne hülyalar da olduğu hayal bile edemiyorum. :)) Bunun dışında Belçika'da 800 farklı bira üretildiğini de belirterek, belki de başka bir etkene de ufak bir hatırlatma yapmak isterim. Sabah sabah ne gıybet ettim diyeceksiniz değil mi? Ah siz olmasanız biz ne yaparız ya!!! :)) Şaka şaka, iyi ki varsınız güzel insanlar. Şimdi SS aplamız Ahmet Altan gibi, İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi'nce, dikkat !!! "Anayasayı ihlal suçundan" verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası onanmış olan bir yazarın ve hukuken, FETÖ ile bağlantısı netleşmiş bir terör, şer odağının makalesine sarılmıştır. 26. Ağır Ceza Mahkemesi ne demiş? Ömür Boyu demiş! Neden demiş? Anyasayı İhlalden ve terör bağlantılı olduğundan demiş. Bir terör ve şer odağının kalemine ne kadar güvene biliriz? Hadi bu hukuki olanı bir yana bırakıyorum ve geliyorum asıl kendisinin neler uğruna, neleri feda edebileceğine. Bu Ahmet Altan, bildiğimiz, hani şu Taraf Gazetesi sahibi ve ”Bir kadın memesine vatanı satarım” diyen Ahmet Altan değil mi? Sahibi olduğu Taraf Gazete'sine ufak bir göz atalım ve SS gibi hayali hülyaya değil de, gerçeklere bakalım. 1- Bu gazete kumpas döneminde en çok “darbe yapacaklardı, planlamışlardı, gemiyi havaya uçuracaklardı, Yunan uçağı düşüreceklerdi, camiyi bombalayacaklardı, kaos çıkaracaklardı” gibi yapılmayan yalan haberlere yer veren ve yapılmasını arzu ettiği, planlanmasını düşündüğü şeyler var. 2- Bu gazete zamanında gene ülkemizin göz bebeği kurumunu "Asker darbeci, kaotik ortam yaratıcı, halk düşmanı, askerlikten başka her şeyi düşünen" bir kurum olarak lanse ediliyor. Ve bu görüntüyü pekiştirecek her türlü haber gittikçe artan dozda ve yenileriyle ortaya atılıyor. Taraf gazetesinin belki de sırf bu propaganda ve yıpratma misyonu için özel olarak kurulduğunu bile düşünülebiliriz. 3- Unutmayalım, “ülke işgal edilirse çatışmaya gerek yok, Oturup güzel güzel işgalcilerle işbirliği yapalım” diye yazılar yazılan bir gazetenin her türlü tehlikeli projeye imza atacağı da aşikardır. Ben tarihçi değilim, ama tarihçi olmayan bir terör kaleminin yazdığı yazılara da itibar edecek hiç değilim. Ahmet çalar, SS oynar ve biz halk tabiri ile buna; "Körler sağırlar birbirini ağırlar" diyoruz. Ve aslında yazılacak daha çok şey var da, ben Pazar sabahınızı SS ile meşgul etmeyeyim. :)) Son sözüm sana SS; Semrâ, woon je in een droomwereld? Geloof je in jezelf wat je hier deelt? Ik lach alleen maar om je. Je leeft echt in een droomwereld.
Murat Ç okurunun profil resmi
Ben mesela Nutella'yı çok severim ama dozunu iyi ayarlarım. Bu söylediğin şeyin başıma gelmesini kesinlikle istemem... :(( Son paragrafta ne yazıyor? İyi dileklerin olsa gerek? 😅
Mert okurunun profil resmi
Kaç ay oldu siteden uzaklaşalı hâlâ mı aynı dava, bu kadın niye vazgeçmiyor bu saçmalıklardan :) Neyse o da böyle saçmalayarak mutlu oluyor demek ki, kendi kitlesini oluşturmuş 3 bin kişi falan takılıyor öyle.
Barbaros okurunun profil resmi
Ahmet Altan ne demiştir, şu an ne düşünür bilmem ama hiçbir zaman kimsenin adamı olmak istemediğini biliyorum en azından. Öyledir herhalde bu güne dek yazdıkları düşünülürse. Bahsettiğiniz kullanıcıyı da saymıyorum. Ama Ahmet Altan’ı da gömmenizi hoş görmüyorum. Tarihsel açıdan çok bilgilidir. Şu an kendini savunamadığı bir yerde. Can sıkıcı bir durumda.
Murat Ç okurunun profil resmi
Tarihi bilgisi çok iyi olan insanlar, tarih yorumlamayı ve onu aktarmayı iyi bilir. Kusura baksın sayın Altan, iyi aktarmak bir kenara, kısacık köşe yazısında üç konu belirlemiş, bunu da sanki hakikat gibi vermiş. Küçümseyici tavırda yanında bonusu sanırım. Ne yazmışsa, o üslupla cevap verdim. Daha azı ya da çoğu değil sevgili Barbaros Bey.
2 sonraki yanıtı göster
Murat Ç okurunun profil resmi
Ses bir, iki, üç, dört... Sound Check... Evet, yayındayız... 😎
47 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.