Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Kirpmaya elim varmadi. Ahmet Hocadan herkesin kulağına küpe olunasi sozler
Platon'un politika ile ahlak arasında ayrım yapmayan, onları birbirine özdeş kılan, hatta politikayı ahlakın emrine veren anlayışının veya ilkesinin kendisine de itiraz etmemiz mümkündür. Bu ilkenin ka­buluyle politikanın kendine mahsus varlık alanı ortadan kalkmakta ve daha önce birkaç defa işaret ettiğimiz gibi politika ahlaka tabi olmak­ta, onun bir alt alanı haline gelmektedir. Bunun sonucunda ise devlet, ahlaki ödevleri bulunan, özü itibariyle ahlaki bir kurum haline dönüşmektedir. Bunun doğal devamı devletin kendisini meydana getiren bi­reylerin ahlaki iyilikleri veya kötülükleri üzerinde karar veren, bu yön­de onları şekillendiren bir kurum haline gelmesidir. Bunun ise yine cid­di birtakım tehlikelere yol açması tabii doğaldır. Çünkü bu durumda politikanın yanında ahlakın da otonamisi ortadan kalkmakta ve daha tehlikelisi devlet bireylerin kendi iyiliklerini ve mutluluklarını ahlaki özerklik ve kanaatlerine göre aramalarına imkan tanıyan tarafsız bir kurum olmak yerine kendi ahlaki iyisini veya daha doğru bir ifadeyle yönetici konumunda bulunan sınıfın ahlaki iyi olarak gördüğü şeyi ve çoğu durumda bireylerin bireysel ahlaki iyileri ile çatışmaya sokması pahasına onlara dayatmaya çalışan despotik bir ahlak muhafızı, bir ahlak zabıtası haline gelmekte veya gelebilmektedir. Ahlakın temel özelliğinin ise kişilerin kendi ahlak duygularına, kendi vicdanlarına, kendi seçimlerine göre iyi olanı özgür olarak gerçekleştirmek ve böy­lece mutlu olmaya çalışmak veya mutluluğu hakketmenin teşkil etme­si gerektiğini söylemeye gerek var mıdır?
··
9 görüntüleme
Rıdvan Bayhan okurunun profil resmi
Kırpmadığınız için teşekkürler. Zahmet etmişsiniz ama iyi etmişsiniz. :) Aydınlatıcı bir alıntıydı.
Kaan okurunun profil resmi
Teşekkür ederim ☺
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.