Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Modern toplum hayatı genelde kendi düzenini karşıtlar/ötekiler bularak sürdürmektedir. Bu yaklaşım dinin de bir karşıtlık ilişkisi içinde modern hayatta konumlandırılmasına neden olmaktadır. Kamusal-özel alan karşıtlığıyla gündelik hayatta ifadelendirilen bu durum, aynı zamanda geleneksel-toplumsal farklılaşmaların karakteristik bir örneği olarak da tanımlanmaktadır. Nitekim gündelik hayatta yaşanan bir çok gerginliklerin temelinde, kamusal/özel alan karşıtlığı çerçevesindeki ifadelendirmeler bulunmaktadır. Kamusal alan, modern toplum hayatının dışa açılan görünür yüzü ve dolayısıyla toplumsal değişikliklere ait sembolik ifadelerin ve davranış biçimlerinin mekânı olarak kabul edilirken, modern-sembolik bir değeri de içermektedir. Bu durumda, din ve dinî davranış biçimlerinin kamusal alanın dışında tutularak özel alanın sınırları içine dahil edilmesi ısrarla savunulmakta ve gerektiğinde müeyyide uygulamaktan da kaçınılmamaktadır. Bu gelişme dinin gündelik hayatta ifadesi olan sembolik bütünleştirmenin de çözülmesine neden olmaktadır. Dinî sembolik bütünleşmeyi ifade eden tarzlar ve davranış biçimleri, modern toplum hayatında öteki’ne ait olarak kabul edilerek yeniden tanımlanmaktadır. Bu durumun daha sonraki süreçlerde toplumsal ayrıştırmanın keskinleşmesine neden olduğu gözlemlenmektedir.
·
11 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.