Üstelik iki imzası ve muhtemelen bazı müstearları vardı. Yaklaşık kırk yıl boyunca çok sayıda gazetede sütun yazarlığı yapan, hatta bazılarında aynı anda hem başyazı, hem köşe yazısı,
hem de Server Bedi imzasıyla daha hafif yazılar ve roman tefrikaları yazan, bu arada haftalık ve aylık mecmualara da fıkra ve makale yetiştiren bir gazeteci ... Sadece bu tarafı bile heyecan verici bir araştırma konusu olabilirdi. Fakat o aynı zamanda Server Bedi imzasıyla sayısız aşk ve cinayet romanları, Peyami Safa imzasıyla da edebi romanlar yazmış, üstelik roman tekniğine ciddi yenilikler getirmiş bir edebiyat adamı, resimden ve
müzikten de çok iyi anlayan bir estet/eleştirmen ve ciddi tezleri bulunan bir fikir adamıydı. Hatta ispiritizma celselerinde ruh çağıran bir medyum. Ve bir dava adamı, bu dava için zaman
zaman kalemini kılıç gibi kullanan usta bir polemikçi. Kısacası,
bir değil birçok Peyami vardı ve onu bütünüyle anlamak için
bütün bu farklı Peyami'leri tek tek anlamak, bunun için de bir
çeşit serüveni göze almak gerekiyordu.