Gönderi

269 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Suskunluğumu bozduran kitap :)
İnceleme yazmayacağıma dair kendimce bir karar almıştım. Bana bu kararı bozduran Suskunlar oldu. Tam susmam gereken yerde sanırım konuşmaya başlayacağım :) Neden inceleme yazmak istemediğime gelince tabiki bunu okuyanlar büyük ihtimal “bundan bize ne” diyebilir ya da okumaya burada son verebilir. Neyse çok uzun bir inceleme olmayacak zaten tabiki sabırlı olup tamamını okuyabilirseniz. Neden yazmak istemediğime gelince çünkü ben ana sayfama düşen daha doğrusu takip ettiğim kişilerin haricindeki incelemeleri pek fazla okumuyorum ve inceleme okuyarak da kitap almaya karar vermem genellikle. Bunun nedeni de bir iki kez böyle kitap alıp o kadar övülen ve yüceltilen bir kitabı yarıda bırakmam oldu. Neyse çok uzattım şimdi gelelim Suskunlara. İhsan Oktay Anar, sen ne güzel bir detay ve ne mükemmel bir yazarsın. Kitabı okumaya başladığımda, hani otobüste elinde telefon, tabiri caizse pişmiş kelle gibi sırıtan arkadaşlarla karşılaşırız ya, hah işte benim durumumda kitabı okurken bu oldu. Hatta bir ara sesli güldüm ve annemden uyarıyı da aldım :) Kitaba gelince içerisinde neler yok ki? Yazar inceden inceden dokundurma yaparak anlatmak istediklerini hem güldürerek hem de düşündürerek o kadar güzel vermiş ki, anlatılmaz okunur diyorum. Yazarın kafasına erişmek başlarda biraz zor oluyor fakat ona bir kere erişince müptelası oluyorsunuz. Puslu Kıtalar Atlası bende birinci sırada ikincisi ise Amat oldu, Suskunlar şimdilik üçüncü sırayı aldı. Yazarın son iki eseri kaldı okumadığım sıralama değişebilir fakat son iki kitabının kalmış olması beni şimdiden üzmüyor değil. Neyse tekrar kitabımıza dönelim. Kitapta bir sürü karakter var ve hepsinin hikayesi birbirine bağlanıyor. Bazen bir masal dinliyorsunuz bazen bir efsane... Tasavvuftan felsefeye, musikiden tıbba, hikayede yok yok. Hele bir Kalın Musa var ki cimriliği dillere destan :) Daha fazla uzatmadan Kalın Musa’nın tutumlu olmanın inceliklerini öğrettiği bir alıntıyla bitiriyorum. Her kopil gibi onlar da nankör ve abur cubura düşkün olduklarından, bir akşam utanıp sıkılmadan dedelerinden helva bile istemişlerdi. Kalın Musa onları yine de kırmamış, anlayışlı bir aile büyüğü gibi şunları söylemişti: “Helva istemekte haklısınız. Ama biraz daha sabredin. Karşı komşumuz Hilmi Efendi’nin kayınpederi Rıza ölüm döşeğinde. Birkaç güne kalmaz son nefesini verir. Zavallı bizler de iftarda rahmetlinin helvasını yeriz.” (s.25)
Suskunlar
Suskunlarİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınevi · 20219,5bin okunma
·
47 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.