Mustafa Kemal yoğun okumalara rağmen bir homme de lettres [kültür ve edebiyat adamı] haline gelmedi. İyi bir üslûbu olmakla birlikte teorik konseptlerle ilgilenmiyordu. Bilhassa tarih konularında çok okumuş, eğitime susamış biri olarak yaşamıştır. Ömrünün sonuna kadar kendini eğitmeye devam etmiş ve antropoloji, arkeoloji, dil ve tarih bilimi dallarında tasarladığı büyük projelerde çalışacak bilim adamlarını kazanma yeteneğini bu sayede temellendirmiştir.