Gönderi

yağmurlar dinince yüzün başlardı bir çocuk utanırdı yanaklarından bir çocuk, gitgide dalgınlaştığından... seni sevmek bir kitaptı açılıp kapanan açıldığı oldu da kapandığı olmadı ancak sonsuz, ancak geniş boyutlu ancak ufuk çizigleriyle bir düşünüyorum seni her taşın çevresine bir ayla dolanmış her yolcu ilk rastladığı handa konaklamış ve bir daha çıkmamış bir ömür boyu ateşle suyun öpüştüğü yerdedir yüzün alkole battığım gecelerde bana süt getiren kadın donma ve kaynama noktalarını aştık sonunda bıçağın kemiğe dayandığı yerlere geldik kanayan bir yerimiz de yok alışkanlıktan tütün basıyoruz her yanımıza taşlardan bile kokunu sağıyorum şimdi sigaraların deldiği sarhoş masa örtüleri ki her birine bir ırmak gerekir kapanmaları için gökyüzüne iki nokta açtım gözlerin için dudakların için iki yaprak kopardım bize artık karların yağdığı bir yaz günü yaraşır göçmen kuşların döndüğü bir güz, olsa olsa ötesi, kendini iki imzayla onaylatan dünya...
Ahmet Erhan
Ahmet Erhan
··
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.