Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Atsız büyümekten bahsediyordu. Fakat Türklerin büyümesi başka milletlerin de küçülmesi demekti. Bu da uluslararası bir durumun ortaya çıkmasına sebep olurdu. Bazı Türkçüler Turancılığı uluslararası anlamda değerlendiriyorlardı. Yani Turan, sadece Türklerin değil bütün insanlığın menfaatineydi. Zira “insanoğlunun varlığına kastetmiş” olarak gördükleri Komünizm ve Sovyetler Birliği’nin ortadan kalkmasının yegâne yolunun Turan’ın kurulması olduğuna inanıyorlardı. Bektaş Dümenci’ye göre, dünya üzerindeki başka hiçbir millet böyle bir silaha sahip değildi. Ne atom bombası, ne Marshall planıyla dağıtılan milyonlar bununla boy ölçüşebilirdi. Dikkat çekicidir ki bu konu, Türkçüler tarafından bilhassa Kore Savaşı sırasında dile getirilmiştir. Günün siyasî vaziyeti ile Türkçülerin tavsiyeleri bu bağlamda örtüşmektedir. Meselâ Selahattin Ertürk, tıpkı Kore Savaşı’nın taraflarının olduğu gibi, dünyanın demokratlar ve Komünistler olarak ikiye ayrıldığını yazıyordu. Demokrasi cephesinde saf tutmuş Türklüğün yaşaması Sovyet bloğunun dağılmasıyla mümkündü. Bunun için diğer devletlerin Türkiye’yi ve Rusya’da yaşayan Türkleri desteklemesi gerekiyordu. Ertürk’e göre, Rus, Japon, Alman ve Çin yayılmacılığının önlenebilmesi için Türklerin bir devlet veya federasyon kurmaları şarttı. Bu amaca da Rusya Türkleri teşkilatlandırılarak, silahlandırılarak ve ayaklandırılarak ulaşılabilirdi. Fakat Türkiye’nin gücü buna yetmeyeceği için Birleşmiş Milletler de bu meselenin üzerinde durmalıydı.
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.